Bahçeli’nin “erken seçim” açıklaması kulislere bomba gibi düştü. AK Parti grup toplantısı öncesi ve sonrasında kulislerde konuşulan tek konu “erken seçim” oldu. Gazeteciler, bulduğu her siyasetçiye erken seçimi sormaya çalıştı. Zira Bahçeli, erken seçim teklifinde bulunurken gerekçelerini de sıraladı ve bu gerekçeler ayakları yere basan gerekçelerdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, grup salonuna gelirken kendisine “Bahçeli’nin erken seçim çağrısı ile ilgili bir değerlendirmesinin olup olmayacağını” sorduk. Erdoğan, “şuan bir yorumunun olmayacağını, yarın Bahçeli ile bir görüşme yapacağını” söyledi.
Aslında tüm bu trafiğin bir arka planı var.
Bu arka planda gerek ekonomik anlamda ve gerekse siyasi alanda mevcut hükümetin ve bilhassa “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın önünü kapatma” girişimleri var. Son zamanlarda pozitif büyüme rakamlarına rağmen dolar kurundaki yükselişin dış müdahale ile doğrudan ilgisi var. İhracat rakamları ve turizm rezervasyonlarındaki artışa rağmen doların ve faiz oranlarının inatla yükselmeye devam etmesi ekonomi alanında Türkiye’nin köşeye sıkıştırılmak istendiğini çok net gösteriyor.
Bunlar akla gelen ilk arka planlar…
Öte yandan siyasal alanda da erken seçimi gerekli kılan bazı gerekçeler vardı.