Geçenlerde, 32 yıllık İstanbul Bienali tarihinde toplam 3-4 küratörün Türk, geri kalanınınsa yabancılardan oluştuğunu hatırlatmış, İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı’nın (İKSV) bienalde sürekli yabancılarla çalışma ‘hevesini’ eleştirmiştim.
Aynı yazıda ‘Türk sanatını en iyi kavrayacak ve dünyaya anlatacak olanlar elin Fransızı, Almanı mı olmalı’ diye sormuş, yerli sanatçılara güvenilmesi ve fırsat verilmesi gereğinin altını çizmiştim. DNA’sı Batı’ya kurgulanmış İKSV’nin sesimi duymasını beklemek safdillik olurdu.
Sağolsun, İBB Şehir Tiyatroları(ŞT) sitemimi duymuş olacak ki 30 yıldır yurt dışında bulunan lakin en azından İstanbul’da doğmuş bir sanat yönetmeni atadılar kurumun başına. Gerçi İstanbullu tiyatrocu Me