Behçet Canöz Milat Gazetesi

Terör İmparatorluğunun çöküşü

Afrin'in fethi tarihin seyrini değiştirecek çapta önemli. Bu hem Türkiye hem de bölgenin huruç harekâtıdır. Artık bundan sonra terör ve yandaşları için hiçbir şey eskisi gibi olmayacak;...

03 Nisan 2018 | 307 okunma

Afrin'in fethi tarihin seyrini değiştirecek çapta önemli. Bu hem Türkiye hem de bölgenin huruç harekâtıdır. Artık bundan sonra terör ve yandaşları için hiçbir şey eskisi gibi olmayacak; sonun başlangıcı.Aslında Afrin'den kuyruğunu kıstırıp kaçan Batı'dır.  Türkiye ve ÖSO'nun zaferi,onların hüsranı olmuşştur. Türkiye'deki malum terörsevicilerin Cumhurbaşkanı'na yönelik yalan ve iftiraları da  ülkeyi kutuplaştırma, kriz ayarına dönme, hezimeti unutturma çabasından ibaret. Kriz / kaos oluşturma çabasından elbette vaz geçmeyecekler; daha da şirazeyi kaybedip saldıracaklar. Bu bakımdan 2018 ve özellikle de yerel, genel ve cumhurbaşkanlığı  seçimlerinin  yapılacağı  2019'da daha da  şirretleşecekler. Bunun işaretlerinden biri de Cumhurbaşkanı'na atılan iftiralardır.Çünkü Başkomutan sıfatıyla  Afrin Zeytin  Dalı Harekâtının ilk sorumlusu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dır. Onun kararlı duruşuyla bu zafere ulaşıldığı için terör yandaşları ona saldırıyorlar.

Onların  fiilî ve sözlü  saldırılarını bu millet çok gördü. Anarşi, terör ve faaili meçhul cinayetlerle  ülkenin içe döndürüldüğü, bankaların horumlandığı, faiz lobisinin kölesi yapılmak istendiği yıllar çok da uzakta değil, daha on beş yıl öncesi...

Özellikle son beş yılda, seçimler öncesinde yaşananlar bile başlı başına ibretlik olaylar.

Haziran 2013'te Gezi olaylarının  sekiz, 17-25 Aralık Yargı- Emniyet darbe girişimin üç ay sonra  yapılacak olan yerel seçimlerden önce tertiplenmesi üst aklın planı değil mi? 30 Mart 2014'te yerel seçimlerin daha sandıkları açılmadan FETÖ yayın organları seçime şaibe karıştırma girişiminde bulundular. Sosyal medyadaki algı elemanlarını aylar öncesinden seçim  sandıklarına hile karıştırılacağı propagandası yapmalarına benzer bir girişimin şu günlerde de 'seçim güvenliği kaygısı' adı altında tedavüle sokulmak istenmesi senaryonun devam ettiğini gösteriyor. 1-19 Ocak 2014 MİT Tırlarına saldırı, altı ay sonra da (haziranda) Türkiye'nin Musul Başkonsolosluğunun işgali 10 Ağustos 2014'te yapılacak Cumhurbaşkanı seçimlerini sabote etmeye dönük saldırılardı.7 Haziran  2015 seçimlerinden sonra terör olaylarının ani artışı da aynı planın parçalarındandır.

2019 için de senaryo aynı...

Bu senaryoyu bölgede de uygulamaya çalışacaklar.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Kaos planı 03 Eylül 2018 | 3.502 Okunma Sultan Alpaslan ve çağdaş Diyojenler 27 Ağustos 2018 | 159 Okunma Proje örgütler / Toplum mühendisliği 20 Ağustos 2018 | 185 Okunma Stratejik düşmanlar 13 Ağustos 2018 | 163 Okunma 'Papaz Brunson'ı hapiste tutma' 06 Ağustos 2018 | 4.489 Okunma