İzmir Türkiye’nin nasıl olması gerektiğini söyler bize…
İstanbul ne halde olduğumuzu anlatır…
Ankara?..
★
Derdine çare arayan köylü, milletvekilini yakalamak için
Meclis’in karşısındaki Bulvar Palas’a her girişinde kasketini
vestiyere bıraktırdılar, her çıkışta 5 lira aldılar…
Milletvekilini bir türlü yakalayamayınca, bulvarın kaldırımında
kasketinin üzerinde tepinip arada bir tekme vuran köylü
söyleniyordu:
“Ulan Beypazarı pazarından 2 liraya aldığım, her vestiyere
girişinde 5 lira para aldıkları içine ettiğimin kasketi…”
★
Cumhuriyetin “Çare yeri” olarak kurulmuştu Ankara, derdi olan
koşardı…
Gençliğimin şehrini çok sevmiştim, barlarda-gazinolarda müzik yapan
üniversiteliyken, şehir ile ortak yanlarımız var gibi gelmişti
bana; Solfasol semti, Bestekar Sokak, Opera Meydanı, Misket
çıkmazı, Dedeefendi, Kaside sokak, Neyzen yokuşu…
Sonraki yıllarda, Kızılay Meydanı’nda atlı polislerin önünden
kaçarken, özgürlük ve bağımsızlık savaşımızın bu şehirden
başlayarak kazanılacağını zannediyorduk…
★