AKP’li milletvekilleri “Bize
inek dedi” diye beni üç ayrı yerde mahkemeye
verdiler, davalar açıldı…
Oysa ben hayvanları severim, niye öyle diyeyim?…
“Dedin mi?” diye sordular…
“Der miyim?..” dedim…
Hakim “Demişsindir” dedi…
*
Tabi ki bu sadece bir bahaneydi…
Neyse…
Mahkeme sürdü, sonunda 1 yıl 2 ay 17 gün hapis
cezasına mahkum edildim…
Avukatlarım Gökhan Tekşen ile Özlem Günel
Tekşen direnip, davayı Anayasa Mahkemesi’ne
götürdüler…
O sıralar benim hiç de umudum yoktu açıkçası…
Geceleri hapishane hayalleri kuruyor, kimi geceleri maskeli
cellatlar peşimde, ter içinde uyanıp rüyamı unutmak için evin
içinde dolanıyordum…
*
Geçtiğimiz hafta Anayasa
Mahkemesi kararı bozdu…
“Hükümet olanlar, kullandıkları kamu gücünden dolayı ağır
eleştirileri dahi hoşgörü ile karşılamak zorundadırlar”
dedi…
“Sağlıklı bir demokrasi, bir hükümetin yalnızca yasama
organı veya yargı organları tarafından denetlenmesini değil, aynı
zamanda sivil toplum örgütleri, medya, basın veya siyasi partiler
gibi diğer aktörlerce de denetlenmesini gerektirir”
dedi…