Aslında terör örgütü PYD/YPG ile Amerikan yönetimi, Rusya'nın Afrin'e yönelik askeri harekâta karşı çıkacağını umuyordu.
Bu nedenle operasyon öncesi Pentagon yetkileri, Türkiye'yi üst perdeden uyaran açıklamalarda bulunmuştu.
Ancak Türkiye'nin kararlılığı ve Rusya'nın desteğinin anlaşılmasından sonra ABD'li yetkililer ağız değiştirmeye başladı.
İlk dikkat çekici açıklama 20 Ocak'ta başlayan harekâttan dört gün önce geldi.
ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) sözcüsü Albay Ryan Dillon 16 Ocak'ta "Afrin operasyon alanımız değil" diyerek tükürdüklerini yalamak zorunda kaldı.
Rusya'dan sonra İngiltere de haklılığımızı kabul edince yalnız kalan ABD yönetimi, durumu Savunma Bakanı James Mattis'in operasyondan üç gün sonra gelen "Türkiye'nin kaygıları meşru" açıklaması ile kurtarmaya çalıştı.
Nitekim önceki gün de ABD "Rusya, Türkiye ile aramızı bozmaya çalışıyor" diyerek akıllara durgunluk veren bir 'yavuz hırsızlık' örneği daha sergiledi.
Türkiye'nin Afrin'deki başarısı şimdiden Batı medyasında ABD'nin acizliğini dile getiren analizlerin simgesine dönüştü.
Örneğin Independent'ın Ortadoğu muhabiri P. Cockburn, "Afrin'in kaybedilmesi ABD'nin YPG'yi Suriye'de savunmak istemediğinin ya da savunacak durumda olmadığının sinyali olacak" diye yazdı.