Demokratik egemenliği ayaklar altına alıp içeride bürokratik
elitlerin çıkarlarının, dışarıda da Amerikan dış politikasının
dayattığı stratejilerin dümen suyunda bir
siyaset izleyen Avrupa liderleri hâlâ yüzleri kızarmadan
özgürlük, adalet, eşitlik ve bağımsızlıktan bahsedebiliyor. Üstelik
kolonyalist ve soykırımcı İsrail ile
emperyalist ABD'nin en kullanışlı
aptalları oldukları defalarca ortaya çıkmasına
rağmen. Yine de sütten çıkmış ak kaşık
gibi erdem ve fazilet satmaya çalışıyorlar.
Ancak devir değişti. Avrupa'nın korkak
bezirgânları eskiden ne kâr ne de ziyan ederdi. Fakat
artık korkaklık vaziyeti kurtarmaya yetmiyor. Cesurlar sadece bir
çıkış yolu bulabiliyor....