Büyük Türk düşünürü Farabi'nin 'hayvani kuvvet' diye nitelediği
kötücül güçlerin ancak 'etkin akıl' ile denetlenebileceği
şeklindeki öngörüsü Türkiye'nin kararlı tutumu sayesinde yeniden
hayat buluyor.
Kendini zamanın Anka'sı görenlerin akıbetleri yaklaşıyor. Kendi
halinde bir 'Kaşıkçı' hırsa ve hışma hapsolanlarla tekebbür
sahiplerinin fesat kazanlarını alt üst etti.
Cemal Kaşıkçı krizindeki son gelişmeler bu bağlamda ister istemez
Hans Christian Andersen'in halk arasında 'Kral çıplak' diye bilinen
ünlü 'İmparatorun yeni giysileri' isimli masalını akıllara
getiriyor.
Masalda da vurgulandığı üzere sürü halinde düşünenlerin zamanı
gelince nasıl sürü halinde delirdiklerine tanıklık ediyoruz.
Bunun en ironik kanıtı İsrail ve ABD'nin koruma kalkanı altındaki
Suudi Arabistan'ın sergilediği tutarsızlıklardır.
Özellikle Suudi savcılığı tarafından önceki gün kamuoyuyla
paylaşılan son inceleme raporu büyük tepkilere yol açtı.
Amerikan New Yorker dergisi Suudi gazeteci Kaşıkçı'nın öldürüldüğü
2 Ekim'den bu yana tam beş kez ifade değiştiren Riyad'ın son
cinayet açıklamasını 'cevaplardan çok sorularla dolu trajik bir
saçmalık' diye niteledi.
Türkiye'nin kararlı tutumu ve Kaşıkçı için uluslararası soruşturma çağrısı sadece Suudi Arabistan'ın değil onun hamisi konumundaki ABD yönetiminin de köşeye sıkışmasına yol açtı.
Geldiğimiz aşamada ABD Başkanı Donald Trump'ın Veliaht Prens Muhammed bin Selman'a yönelik koruma kalkanının oldukça zayıfladığını görüyoruz.
Nitekim dün CIA üzerinden Washington Post (WP) gazetesine yapılan stratejik sızıntılar, bu darboğazın en bariz örneğidir.
CIA, yaptığı araştırmalar sonucu Kaşıkçı'nın ölüm emrini Veliaht Prens'in verdiği kanaatine ulaşmış.
CIA'nın üst düzey eski analistlerinden Bruce Riedel, "Bu cinayetin baş planlayıcısı hiç şüphe yok ki Veliaht Prens'tir. Bunun için olay örtbas edilmeye çalışıyor. Ancak Riyad'ın beyanatlarındaki çizgiler çok mantıksız" dedi.
Diğer önemli bir açıklama da ABD'nin eski Riyad Büyükelçisi James Smith'den geldi.
Suudi rejimini iyi tanıyan eski elçi, en tepe noktadaki isimlerin yeşil ışığı olmadan Kaşıkçı cinayetinin işlenebilmesini çok zor görüyor. *** Bütün bu gelişmelerden sonra bütün gözler Beyaz Saray'a çevrilmiş durumda.
Her ne kadar bazı geri adımlar atsa da hem dünya hem ABD'deki muhalifleri Trump'ın niyetinden şüphe duyuyor.
Çünkü daha birkaç gün önce ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton, "Kaşıkçı'nın ses kaydında Prens'i zan altında bırakan bir şey yok" derken Trump da Suudi ailesine 'masumiyeti kanıtlanana dek suçlu' muamelesi yapılmasını eleştirmişti.
Ancak Kaşıkçı cinayetinde artık sona gelindi ve bütün parmaklar Veliaht'ı gösteriyor. Kriminal aşamanın tamamlanmasının ardından cinayetin jeo-politik sonuçları devreye girecek.
İşte CIA'nın 'Prens çıplak!' itirafını, Amerikan yönetiminin ön sarsıntıları şimdiden hissedilen bu jeo-politik depreme karşı ilk 'önleyici savunma' hamlesi olarak görmek lazım.