Küresel siyasetteki türbülans her geçen gün
daha fazla derinleşiyor. Zira ne merkezdeki aktörler ne de yeni bir
paradigma arayışındaki direnç cephesi mevcut sistemden memnun.
Atlantikçi statükocular da yeni bir dünya
arayışındaki Avrasyalı revizyonist
ülkeler de şu anki küresel tablodan oldukça
rahatsız.
Bu da haliyle emperyal merkezde konumlanmış ABD ve
AB'deki jeopolitik erozyonu artırırken periferiden merkeze yönelen
güçlerdeki yükseliş arzusunu ise daha da kamçılıyor.
Reel sosyalizmin çöküşünden sonra dünya artık
reel kapitalizm ile neo-liberal
piyasa uygarlığının...