21. yüzyılın geleceğini Türkiye'nin izleyeceği stratejilerin
belirleyeceği konusunda kimsenin kuşkusu yok. Herkes biliyor ki bu
tasavvurun fitilini 2002'deki Sessiz
Devrim ateşledi.
Fakat Başkan Erdoğan'ın özellikle 2015'ten sonra
devreye soktuğu jeopolitik çoğulculuğa
dayalı hamleler, Osmanlı
evrenselliği ve fetih medeniyetinden tevarüs
edilmiş dinamikleri kuvveden fiile
çıkararak Anadolu ülkesi olan Türkiye'nin bir
dünya devletine dönüşme sürecini daha da hızlandırdı.
Artık Batı'nın tek egemen olmadığı yeni bir dünya kuruluyor ve bu
yeni dünyanın en parlak kutuplarından biri de Türkiye.
Bugün ülkemiz, akademik ve entelektüel çevrelerde
alternatif yükselişin ve Batı dışı
modernleşmenin...