Rusya’nın başlattığı ve “Batı”nın da icabet ettiği gerilim siyaseti coğrafi anlamda giderek genişliyor. Şimdilik denetimli, hatta bazı açılardan ABD ile Rusya’nın anlaştığını düşündüren bu gerginlik siyasetinin son derece tehlikeli olduğu da hatırlatılmalı. Zira “denetimli gerginlik” siyaseti büyük güçler durumu yönetebildiği sürece işler; büyük güçler ipin ucunu kaçırdıklarında ya da bölgedeki diğer oyuncular rasyonel davranmadıklarında gerginlik siyaseti denetimsiz hale gelir ve devletlerin doğrudan birbirlerine savaş ilan ettikleri bir aşamaya tırmanabilir.
ABD ve Rusya’nın kısmen anlaştığı izlenimi veren bu denetimli gerginlik siyasetinin muhtemelen iki sürece hizmet etmesi bekleniyor. Bunlardan birisi, her birinin kendi etki alanının sınırını belirlemesi ve diğer oyuncuların da bu alandan çıkmaları.
ABD ile Türkiye’nin Suriye sınırına duvar örmeleri, Rus savaş gemilerinin Doğu Akdeniz’e inerken NATO savaş gemilerinin Karadeniz’e çıkmaları, NATO gemileri Akdeniz’de toplaşırken Rusya’nın Hazar’da askeri tatbikat yapması bu sürecin en açık ifadesi.
Terör yerine savaş riski
Denetimli gerginlik siyasetinin hizmet etmesi beklenen ikinci süreç ise terörle mücadele. Rusya ve ABD gibi iki büyük ve caydırıcı güç bir bölgeye aynı anda baskı yaptıklarında, o bölgedeki ülkelerin iktidarları da, o ülkelerdeki örgütler de fazla esneme, kendi başına davranma imkanı bulamazlar.