Nobel Edebiyat Ödülü galiba eskisi kadar ses getirmiyor. Günden Kalanlar isimli romanıyla bu yıl ödüle layık görülen Japon asıllı Kazuo Ishiguro hakkında Türk basınında kayda değer bir değerlendirmeye rastlamadım. İsveç Nobel Akademisi’ne göre, Ishiguro “büyük bir duygusal güce sahip romanlarında dünya ile hayali algı arasındaki uçurumu” ortaya çıkarmış. Türkçeye değişik şekillerde çevrilen bu ifadeyle tam olarak ne demek istendiğini anlamak için Nagasaki doğumlu yazarın diğer kitaplarının da Türkçeye çevrilmesini bekleyeceğiz. Ishiguro’nun sekiz romanından dilimize kazandırılan sadece Günden Kalanlar. . . *** İsveç Akademisi’nin özellikle Nobel Edebiyat Ödülü’nü verirken hangi kriterleri kullandığını galiba hiçbir zaman tam olarak bilemeyeceğiz. Geçen yıl “Amerikan şarkı kültüründe yeni bir şiirsel anlatım yarattığı için” Nobel Edebiyat Ödülü’ne layık görülen ABD’li şarkıcı Bob Dylan, böyle bir ödül muhtemelen o güne kadar aklından bile geçmediği için çok şaşırmış olmalı ki, ödülü almaya gitmemişti. “Bravo Dylan’a,” demiştim içimden, “ilkeli bir davranış sergiledi!” Yanılmışım; ödül belgesini Mart ayında bir konser için gittiği İsveç’te alan sanatçı, para ödülünü alması için yapması gereken konuşmayı da yapmış ve bu konuşmanın ses kaydı, yanlış hatırlamıyorsam, İsveç Akademisi’nin internet sitesinde yayımlanmıştı.