Karşımızda milyonlarca insanı mağdur etmiş, Türkiye’ye ekonomik olarak diz çöktürmüş, ülkemizi kamplara bölmüş, MGSB ve MASK belgelerinde PKK terör tehdidini alt sıralara indirerek Türk milletinin milli ve manevi değerlerini ve inançlarını birinci tehdit olarak üst sıraya çıkarmış, ordunun hiyerarşisini bozan CUNTA’cılar değil de sanki ülkeyi düşmandan kurtarmış kahramanlar var. 28 Şubat Davası’nın Ankara 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldüğü ilk süreçte haklarında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen sanıkların neredeyse tamamına adli kontrol şartı ve yurt dışına çıkış yasağı konularak tahliye edilmeleri kamuoyunda tepki ile karşılanmış mahkeme heyeti hakkında güvensizlik oluşmuştu. Sayıları birkaç yüzü bulan sanık yakınları tarafından tutukluların mahkeme salonuna getirilişlerinde mahkeme ile diyaloglarında kendilerine alkışlarla tezahürat yapılıyor, müşteki avukatları alenen tehdit ediliyordu. Mahkemeye ve salona sanıklar ve sanık yakınları tamamen hakim olmuşlardı. Sanıklar mahkemede emir komuta zinciri içinde hareket ediyorlardı.