Öcalan Kenya’da Yunan Büyükelçiliği Rezidansı’nda ikamet ederken, Kenya güvenlik güçleri, MİT, MOSSAD ve CIA işbirliğiyle yakalanmıştı. Naibori Havaalanı’nda bekleyen Türk güvenlik güçlerine paket edilerek teslim edilen Öcalan 16 Şubat 1999 tarihinde Türkiye’ye getirilmek üzere özel bir uçakla yola çıkarılmıştı. Öcalan yakalandıktan sonra kendisi için özel olarak hazırlanan İmralı adasına getirilmiştir. Kısa sürede Öcalan’ın İmralı’da Ankara 2 No.’lu DGM’since yargılama süreci başlatılmıştır. Terörist başı Abdullah Öcalan DGM savcıları tarafından İmralı Cezaevi’nde alınan ilk ifadelerinde ateşkes konusunu şu şekilde dile getirmiştir. ’’Bu ateşkes konusunu biraz açmak istiyorum. Ateşkes önerisi bize Avrupa temsilcimiz Kani Yılmaz ve kod Mazlum Kobani ( Ferhat Abdi ) isimli arkadaş tarafından getirildi. Abdi Şahin’e ise bu öneriyi Selim Okçuoğlu isimli avukatlık yapan HADEP’te faaliyet gösteren kişi getirmiş. Bana getirilen ateşkes önerisi çok kapsamlıydı. Olağanüstü hal ve geçici köy koruculuk sisteminin kaldırılacağı Türkiye’nin üniter yapısına halel gelmemek kaydıyla birtakım düzeltmelere girişileceği belirtilmişti. Bu belge sanırım şimdi Avrupa arşivimizdedir. Fırsat olursa ileride bu belgeyi getirtiriz.” Aynı konuda terör örgütünün sözde cezaevleri temsilcisi Sabri Ok’la da bir görüşme yapılmış. Sabri Ok kendisi ile görüşüldüğünü aynı önerilerin kendisine de yapıldığını söyledi. Öcalan kendisini sorgulayan DGM savcılarına kendisinin de bu konuda anlaşma yapmak istediğini kendisine yapılan önerileri bu nedenle doğru kabul etmek durumunda olduğunu açıklamıştı. Öcalan ifadesinin devamında MGK Toplumla ilişkiler Başkanlığı’nda görevli bir albayın Brüksel’deki temsilciliklerine (PKK terör örgütüne ait) gelerek aynı önerileri getirdiğini belirtmiş, kendisinin bu önerilerin ciddiyetine inandığını özellikle DGM savcılarına ifade etmişti. Öcalan’a göre 1993’te de Özal’ın bu çeşit...