Levent Yüksel’in med-cezir şarkısı sanki bugünün Galatasaray’ını anlatıyor. Coşkulu, tutkulu, dalgalı. Taraftar denizin dalgaları gibidir. Fırtınayı da, felaketi de, hasreti de yaşar. . . Vasat futbolla tribünden çekildiler; kaliteli, coşkulu oyunu görünce Türk Telekom’a geri döndüler. Yıllardır boş kalan tribünler şenlendi, kendine geldi. Peki ilk 2 hafta herkesi etkileyen futbol bir yanımsama mıydı? Nispeten zayıf rakipler karşısında alınan, yıllar sonra geldiği için de büyük bir hasretle kucaklanıp abartılan bir balon muydu? Bir yıl ardan sonra Süper Lig’e dönen, başında tecrübeli hoca Samet Aybaba’nın Sivas’ı karşısında da aynı resim verilecek miydi? Bir kere Kayseri ve Osmanlı maçlarındaki çılgın tempo ve yoğun pres yoktu. Osmanlı maçının 60.