Ligde alınan tarihi mağlubiyet, Emre Belözoğlu ve öğrencilerini Galatasaray’a karşı bilemişti. Özellikle de Emre Belözoğlu’nu. Genç teknik adamın maçın hemen başlarında, 38. dakikada bir taç pozisyonuna itirazı abartıp kırmızı kart görmesinin başka bir izahı olamazdı çünkü.
“Keskin sirke küpüne zarar” sözünün canlı örneği hocalarının aksine Başakşehirli futbolcular olabildiğince sakindi. Maça çok iyi hazırlanmışlardı. Galatasaray’a orta sahada üstünlük sağladı ve hızlı ataklarla Sarı-Kırmızılı savunmaya hallaç pamuğu gibi attı. Ev sahibi ekip hızlı ve organize gelen bu ataklar karşısında belki de bu sezon ilk kez bu kadar aciz duruma düştü. İlk yarıda ayağa pasla çıkan Başakşehir, attığı iki golün dışında da skor üretebilirdi.
Galatasaray karşısında başarılı bir oyun planı ve takım halinde savunma yapan dişli takım bulunca zaman zaman bocaladı. Bunda en önemli faktör Galatasaray hücum hattının savunmasına yeteri kadar destek olamamasıydı. Sarı-Kırmızılıların ikisi iptal edilen üç gol bulması, pozisyonlar üretmesi hücum anlamında bir sorunu olmadığının mesajını veriyordu. Buna karşın Midtsjö’nün orta sahayı yeteri kadar dolduramaması, hücum hattındaki oyuncuların...