Bir maçtan fazlasıydı. Trabzonspor, Basel karşısına Türkiye’nin temsilcisi olarak değil Türkiye’nin kendisi olarak çıkmıştı. Milli Takımımızdı.
Tribünler de öyleydi. Fenerbahçe bayrağı sallanıyordu Akyazı’da. Dayanışmanın, birliğin geldiği noktayı anlamak, anlatmak için başka söze gerek yoktur sanırım.
Trabzonspor taraftarı, sessizliği ile Türkiye’nin sesi olmuştu. Depremin saati olan 04:17’ye gönderme yaparak 4 dakika 17 saniye sessiz kaldılar, sadece depremin vurduğu kentlerin plaka numaralarının dakikalarında adlarını andılar. Çok anlamlıydı. Trabzonspor dün akşam Türkiye’ydi.
Bordo- Mavili tribünlerin koreografisi de müthişti. Yardıma koşan fedakar kurtarma ekipleri unutulmamış, yanımızda olan ülkelerin bayrakları kullanılmış, enkaz altında ölen kurtarma köpeği Proteo de koreografide yer almıştı.
Maç başladığında futbolcuların sahaya odaklanmada tribündekiler
kadar zorlandığını gördük. Basel maçın ilk bölümünde Trabzonspor
savunmasını zorladı ve gole yaklaştığı pozisyonlar yarattı. İsviçre
ekibinin forvetlerinin gol vuruşu konusunda becerikli olmaması bu
dakikalarda Trabzonspor’un şansıydı.
Bordo- Mavililer ilk yarının ortalarından itibaren...