Başlığımız CIA Başkanı Brennan'dan. Dünyanın en önemli istihbarat kuruluşunun en tepe ismi bunu söylüyorsa, gözümüzü dört değil kırk dört açmalıyız. Adına IŞİD ya de ne dersek diyelim içimizde oldukça fazla bombacı var. Amerika'nın Afganistan'daki Sovyet güçlerine karşı hazırladığı kurgunun nasıl geri teptiğini hatırlayın. Yeşil Kuşak adı verilen bu proje Moskova'nın aşağılara inişini durdurdu. Ancak piyon olması düşünülenler Kızılordu'dan beter hale geldi.
...
Terörizmde en güçlü olgu inançla mücadeledir. Bu da çok zor. Hristiyanlararası 100 Yıl Savaşları'nı unutmayın. Adı süreç olarak abartılı olsa bile tüm Avrupa kıtasını yıllar yılı kana bulamıştı. Bu durumun Müslümanlar için yazılanını bire bir yaşıyoruz. Kısa süreceğini de sanmıyoruz. CIA'nın başındaki ismin Türkiye'de 27 canlı bomba daha var iddiası, minimize edilmiş bir rakamdır. Bu sayı çok daha fazla. Yıllar yılı amip gibi çoğalmaları seyredenler ortada. Dünyanın dört bir yanından savaş için gelenlere yol verenleri tanıyoruz. Onlara lojistik destek de sağlanmadı mı? Musul'daki baş konsolosluğumuz basılırken "çatışmayın, teslim olun" emrini kimler verdi? Rehinelerimizi alırken IŞİD'lilerle takas yapılmadı mı? Hepsinden daha önemlisi Türkiye'deki IŞİD bayraklı ofisleri görmezden gelmedik mi? Hatta "bunlar iyi çocuklar" diyerek güvenlik güçlerinin eli-kolu bağlanmadı mı?
...