Atatürk'ü anma törenlerine ilgi azalmıyor, artıyor. Hani ölümlerde söylenen bir laf vardır; "Hele yaramız kabuk tutsun." Bunun geçerli olmadığı tek kişinin Gazi Mustafa Kemal olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.
Diyanet İşleri Başkanlığı, istediği kadar cuma hutbelerinde Ata'mızın adını geçirmesin. Bir kısım Cumhuriyet düşmanları karalamalarını sürdürsün. Tablo ortada. Yıllar yılı ağızlarından Atatürk lafı çıkmayanlar bile bir süredir araziye uydular. Kendi kendilerine Gazi ile barış ilan ettiler. Bu, bir yerde Atatürk'ün şahsında demokrasi ile savaşmaktan vaz geçmeleriydi.
"Ölmedi, yaşıyor"
Kılık kıyafete göre kayırmalara bakınca da, gelinen yeri görüyorsunuz. Anıtkabir başta, tesettürlüsü ve başı açığı yan yana. Poturlusu ile modern giyimlisi omuz omuza. Hiç unutamadığım görüntü küçük bir kız çocuğunun ekranlara yansıması oldu. Yanındakilere var gücüyle bağırıyordu; "Hayır o ölmedi. Yaşıyor." Bir yandan da gözyaşı döküyordu. Evladını bu şekilde yetiştiren aileye de helal olsun.
Anma yürüyüşleri her geçen gün daha organize. Artan ilgi meydanda. Koreografiler, futbol fanatiklerinden çok daha mükemmel. Şuna kesinlikle inanmalıyız "Atatürk'ün attığı temeller" asla yıkılmayacak. Bakmayın siz hilafetçilere. Bakmayın bunlara kol kanat olan politikacılara.
"Beraber yürümek" işte budur. Atatürk'ü bir kez daha sevgi, saygı ve minnetle anıyorum. Yine bir şarkıyla noktalıyorum; "Silemezler gönlümden ne aşkını ne seni."