Bazı futbol adamları hâlâ geçmişte yaşıyorlar. Böylece çalışma sürelerini uzattıklarını sanıyorlar. Mazi taraması yaptıklarında "tamam" deme vakitlerinin geldiğini anlamalılar. Kimileri ise bunu kabullenmek istemez. Kendilerini çok tecrübeli sanan yöneticiler arasında da bunlardan sıkça görebiliriz.
Genel döküm yaparsak çokça örneklere tanık oluruz. İçlerinde en ünlü olan Mustafa Denizli. Eskişehir'de yaşadığı hayal kırıklığından sonra dükkânı kapatmalıydı. Her hâlde ikametgâhına yakın diye, Kasımpaşa'nın teklifini kabul etti. Üstüne üstlük sezona ortasından girdi. İyi başladı. Kulübünün finansörünü bile havaya soktu.
Bana göre Perşembe akşamı çıkılacak kupa maçı, "tamam mı, devam mı oyunu"dur. İlk maçın dezavantajlı skorunu tura çevirirse bir süre daha devam eder. Kasımpaşa'nın elenmesi hâlinde, gönderilir.
Hesap tutmadı
Şampiyonlar Ligi hedefinden, kümede kalmaya kadar gerilenmenin nedenleri belli. En başta hiç gerek yokken yabancı futbolcuların mukaveleleri yenilendi ve uzatıldı. Bu adamlar sırf para kazanmak için geldikleri ülkede kendilerini iki kere sağlama aldılar. Bu yüzden çok çabuk vitesi boşa attılar.
Biliyorlar ki imzaları attıkları an paralar garanti niteliğinde. UEFA kriterlerinin uygulanabilirliği meydanda. Eskiden yöneticilerin fedailerine dövdürülüp eline sadece gidiş bileti tutuşturulan dönem kapandı.