Bir milletin en önemli varlığı gençleridir. Eğitimli, sağlıklı bir nesil o milletin istikbalidir. Onların sorunlarıyla ne kadar ilgilendiğimiz meydanda. Bu konuda tutarlı bir politikamız yok maalesef. Sağlıklı gençlik yetiştirmede en önemli etken spordur. Sporda başarılı olmanın hedefi güçlülüktür. Bu nedenle sporcu bir genç sağlıklı beslenir. Baş belası sigara, alkol, uyuşturucudan kendini korur. Dayanışma ve takım ruhunu öğrenir. Bir genç spor yapmakla sayılamayacak kadar çok şey kazanır.
Madalyonun öbür yanı
Profesyonel sporcular modern tesislerde, sağlıklı şartlarda milyonlarla oynarken bunları yetiştiren mahalle takımları sefalet içerisinde.
Gençlik Spor Bakanlığı'nın dolayısıyla ona bağlı il ve ilçe müdürlüklerinin kulüplere hiçbir desteği yok diyebiliriz. Birçok bürokratik işlemden alınan harçlar ise bir başka sıkıntı. Yetmiyormuş gibi çok kısıtlı spor tesislerini resmî müsabakalar dışında ücretsiz tahsis etmiyorlar. Sadece firma bazında sponsorlar amatör kulüplere yardım etmekte. Belediyelerin desteği, spor malzemesi ve müsabakalar için salon ve saha tahsisinden öteye gitmemektedir.
Fatih'ten bir örnek:
Amatör sporcuların müsabakaya çıkabilmek için öncelikle antrenman sahalarına ihtiyacı var. Bazı ilçe belediyeleri bu konuda yeterli hizmet sunarken, İstanbul'un en çok spor kulübüne sahip -85- Fatih Belediyesi'nde durum böyle değil. Bunların 48'i aktif futbol kulübüdür. Bu kulüplerde binlerce sporcu istihdam edilmektedir. İlçede yeterli salon bulunmadığı için güreş ve savunma sporları yapacak gençler, çalışacak yer bulamamaktadır.