Bu hafta sonu yine sizden gelen mesajlarla başlamak istiyorum.
Bunların içinde "ekmek" konusuna yer verdiği için emekli meslekdaşım Alaaddin Demirtaş'ınkine öncelik vereceğim. Demirtaş, çarşı-pazar kendi alış-verişini bizzat yapan ve bu yüzden de fiyatları günü gününe gözlem altında tutabilen bir kardeşim. Sağlık ve uzun ömür dilekleriyle başladığı mesajında konuyu ekmek fiyatlarına getirip şunları yazıyor:
"Sanki fırıncılar İstanbul Halk Ekmek fiyatlarına yapılan zammı fırsat bildi, sessiz sedasız fiyat artırımına gittiler. Böylelikle mevcut fiyatlar kağıt üstünde kaldı. Mesela ben Büyükada'da Akasya Fırını'ndan ekmek alıyorum. Ekmeğin tanesi 1.75 kuruştu... Cebimdeki bozukluklardan hazırlayıp fırına girdim. Bir de ne göreyim?.. Karşımdaki tabelada "Ekmek 2 TL" diye yazıyor...
Tezgahtaki arkadaşa, "Hani ekmek 1.75 kuruştu?.." dediğimde acı gerçeği şi cevapla öğrendim:
"O köprünün altından çok sular geçti, zam yapıldı. Ekmek 2 TL oldu."
2 TL'yi verip evin yolunu tutarken kendi kendime düşündüm; evine günde 5 ekmek alanlar aklıma geldi. Demek ki ekmeğe günde 10 TL ayırmaları gerekiyor. Bu da ayda 300 TL gibi bir önemli bir meblağ demek... Türkiye gerçeği işte böyle bir şey... Allah fakir-fukara ve dar gelirliye acısın..."