Belçika mahkemelerinin aldığı kararla, HDP operasyonunun zamanlaması tesadüf mü? Sanmıyorum. Önce kararı özetleyelim; "PKK silahlı mücadele veriyor. Terör örgütü değil". Bu kurgu, Sakharov Ödülü'nün Leyla Zana'ya verilmesiyle aynı gerekçeli. Hani şu barış ve özgürlük adına dağıtıldığı iddia edilen meret.
HDP'den gözaltına alınanların isimlerine bakarken, iki önemli adın olmadığını gördüm. Biri Faysal Yıldız. Şu kendi aracıyla terörist ve patlayıcı taşıdığı belgelenen milletvekili. Diğeri Tuğba Hezer Öztürk. Tüm PKK eylemlerinde var. Hatta terörist cenazelerinde baş rolde. Demek ki, tedbirlerini önceden alıp tüymüşler. Nereye derseniz, Belçika ve Almanya hazır. Tüm AB ve NATO üyesi "müttefiklerimiz(!)" şefkatli kollarını açıp bekliyor. Şengen vizesine gerek yok.
Bu arada tepkileri, yani Türkiye'yi protestoları tahmin zor değil. FETÖ'cüleri sahiplenen Şansölye Merkel'den, ABD'nin "Man to man kulüp üyesi" sözcüsü Kirpi'ye kadar neler söyleyecekleri belli. Tam bu noktada eskiden kalma önemli bir olayı hatırlatmak istiyorum. Ortak tatbikatta Muavenet adlı zırhlımızı bile bile vuran savaş gemisinin ABD donanmasına ait olduğunu unutmayalım. Şehitler vermiştik. "Kazayla oldu" şeklindeki açıklamalarını kabullenip, üç maymunu oynamıştık. Bir ilginç yanı da olay dönemi Ermeni tasarısı vardı. Bunu şunun için yazdım; "Fırat Kalkanı'ndaki birliklerimiz koalisyon uçakları tarafından -yanlışlıkla- vurulabilir". Uyarımı yapayım da şimdiden tedbir alınsın.
Kaynak: Muavenet'i unutmayalım - Burhan AYERİ