"Sahibinin Sesi" ekibi yine taktik değiştirdi. Şimdi de "Erdoğan nasılsa uzak ara kazanacak" temasını işliyorlar. Olayın yüzde 55'lik oy oranıyla daha ilk turda biteceğini savunuyorlar. Bunlardan ikisi CNNTÜRK'te yan yana oturmuştu; Faruk Acar ve İhsan Aktaş.
On günde "iki ters köşe gol yemenin moral bozukluğu"nu atma peşindeydiler. Anketlerde yüzde 6'lara fırlayan Saadet Partisi'ni bir gecede 0.8'lik orana düşürdüler. Temel Karamollaoğlu'na kızgınlıkları yüzlerinden okunuyordu. Oysa SP'nin küllerinden yeniden doğduğu inancındayım.
Bu defa Abdüllatif Şener ile Muharrem İnce'yi parlatmaya çalıştılar. Niyet belli. Bunların ikinci tur olursa, şansları yok. Vaz geçilmeyen taktik de, "Erdoğan sonrası tufan". Yani "Korkutma politikası". Onu hiç ihmal etmiyorlar.
CNNTÜRK'teki tartışmada Hakan Bayrakçı'dan çok siyaset bilimci Gülfem Sanver Saydan ön plana çıktı. Acar ve Aktaş'ın onu küçümseme gayretlerini parça parça etti. CHP'yi bir konuda ve haklı olarak eleştirdi; "Adayı ilan etmede çok geciktiler". Karşısındakilerin ısrarla "Üç kişiden kimi tercih edersin?" sorusuna cevap vermedi. "CHP, bunu yaparken, mutlaka ikinci tur hesabı yapmalı" şeklinde konuştu. Yani "siz Meclis için çalışın" gel gelini yemedi.
Ya bunlar?
CNNTÜRK'te patron değişikliğinin yansımaları çabuk ortaya çıktı. Geçenlerde Deniz Bayramoğlu'nun Demirel'i övenlere "Morison Süleyman" deyişi herkesi rahatsız etmişti. Ondan, merhumun Morison'un genç yaşta müdürlüğünü yaptığı bir şirket olduğunu ilave etmesini beklerdim.