Kuşlara yem dökmek için yolun karşısına geçmeye kalktım. Az daha eziliyordum. "Sola dönülmez" işaretine aldırmayan araç üstüme geldi. Zor kurtardım. Kural ihlali yaptığını işaret etmeme "Sana ne, sana ne" diye bağırıp karşılık verdi. Yetmedi bir kez daha kural ihlali yaparak "girilmez" tabelası bulunan sokağa dalıp devam etti. Aracın üstünde "Saka" yazısı vardı. Yani Sabancı Holding bünyesindeki su şirketinin bir bayiine ait. Ben şikayet ediyorum, bakalım kim el koyacak? Trafik Denetleme Şubesi mi, belediyenin trafik zabıtası mı yoksa ilgili kuruluşun genel merkezi mi? Adam uyarı karşısında "Sana ne" diyebiliyor. Zaten yürümekte zorlanan ayaklarımla felaketten zor kurtuldum.
İstanbul'da gün geçmiyor ki, hafriyat kamyonlarının vukuatı olmasın. Araçları biçiyorlar, insanları öldürüyorlar. Birkaç ehliyetli katil meslek grubunun tamamını "kötü adam" ilan etti. Bir yakınımın dayısına 20 yıl önce bunlardan biri çarpmıştı. Adamcağız sakat kaldı. 20 sene sonra bir başka hafriyat taşıyan araç ezdi. Hem de kaldırımda. Sonuç, Hakk'a yürüdü. Gelin de bunlara ehliyetli katil demeyin!
***
Ramazan sokağı