Çağdaş zındıkların en büyük hücumlarının Sünnet-i Seniyye üzerine olduğu görülmekte. Niçin? Sünnet-i Seniyyeye şüphe îras ederlerse dinin temel esasını zedeleyeceklerini düşündükleri için. Geçen yazımızda belirttiğimiz gibi, Peygamber Efendimiz (asm), Allahu Azimüşşân’ın kendisine verdiği selâhiyetle yüzlerce hüküm vaz’etmiştir. Aynı zamanda dinimizin bütün temel esaslarını açıklamış, yaşayışıyla bizlere ders vermiştir. Dolayısıyla, kavlî, amelî ve takrirî Sünnet-i Seniyyenin yok farz edilmesi demek, İslâm’ın ortadan kaldırılması demektir. Bu konuda Diyanet İşleri Başkanlığı ’nın neşretmiş olduğu, “Hadislerle İslâm” isimli eserde yer alan şu açıklamalara bakalım:
“İmrân b. Husayn [ra], mescitte oturduğu bir esnada, şefaat ile ilgili konuşurken adamın biri, ‘Ey Ebu Nüceyd! Bize Kur’ân’da bulunmayan konulardan bahsediyorsun!’