Bütün dikkatler dünkü NATO
Zirvesi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan-Başkan Biden görüşmesine
çevrilmişken Türk diplomasisi son günlerde çok hareketliydi.
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu başkanlığındaki üst düzey
heyet, cumartesi günü ani bir ziyaretle Trablus'a giderek kritik
görüşmeler yaptı.
Libya'daki Türk askeri varlığından rahatsız olan
çevrelerin "Tüm yabancı güçler çekilsin" baskısı
biliniyor. NATO Zirvesi öncesi bu tür
baskılara Ulusal Birlik Hükümeti'nin karşı
durması önemliydi. Türk güçlerinin Libya'da yabancı güç
olmadığı tüm taraflara hatırlatıldı. Zira Ankara'nın
müdahalesi olmadan ne geçiş hükümeti ne de 2. Berlin Konferansı
olabilirdi. Trablus'u Hafter işgalinden kurtaran Türk askeri,
"Wagner'le, Çad ve Sudanlı paralı askerlerle aynı
kefeye" konulamaz. Brüksel'deki Erdoğan-Biden
görüşmesi ise çok önemliydi. Zira Biden'ın tek baş başa görüşmesi
Erdoğan'laydı.
BİDEN İLE OLUMLU BAŞLANGIÇ
Bloomberg'in dünkü sayısındaki "Türkiye'nin Batı'yı terk edeli çok
olduğu ve NATO Zirvesi'nde Biden'ın Ankara'nın Batı ile olan
bağlarını kesip atması" görüşü tam bir saçmalıktı.