Cumhurbaşkanı Erdoğan dün Arena Spor Salonu'nda seçim
beyannamesini açıkladı. Partisinin milletvekilli adaylarını
tanıttı. 2002'den bu yana AK Parti'nin her beyannamesinde birkaç
kavram öne çıkartılır. 2018 beyannamesindeki üçleme "Güçlü Meclis,
Güçlü Hükümet, Güçlü Türkiye" oldu. Ana sloganlar ise "Vakit
Türkiye'nin Vakti" ve "Yaparsa Yine AK Parti Yapar" idi.
Beyannamede en çok geçen sıfatın "güçlü" olduğunu fark etmemek
mümkün değil. En temel fark ise cumhurbaşkanlığı sistemine göre
hazırlanmış olmasıydı. Erdoğan her daim bir yenilikle seçmenin
önüne çıkmayı biliyor. Bu defa güçlü Meclis, güçlü Türkiye mesajını
öne çıkardı. Ve bakanları milletvekili listesine koyarak bu
iddiasının ciddiyetini gösterdi.
Beyannamenin özetinin "Vakit güçlü Türkiye'nin vakti" olduğunu
söyleyebilirim. Erdoğan'ın beyanname konuşması önce manifesto türü
bir coşku ile başladı. Sonra sektörel hedeflerle devam etti ve 146
projenin tanıtımıyla tamamlandı. 2002, 2007, 2011 ve 2015
beyannameleri ile karşılaştırıldığında 2018 beyannamesinin en
güçlüsü olduğu söylenebilir. On altı yıllık iktidar tecrübesinin
özgüvenini, tecrübesini ve yeni bir sisteme geçişin iddiasını
taşıyordu.
"Manifesto" ile gelecek vizyonunu ortaya koyan Erdoğan, "beyanname"
ile yeni dönemdeki vaatlerini sektör sektör, detayları ile ve proje
adlarını vererek kamuoyu ile paylaştı. Beyanname elbette nükleer
santrallerden havaalanlarına, otoyollardan barajlara, hızlı trenden
savunma projelerine kadar çok sayıda mega proje ile dolu. Ancak
beyannamede iki husus daha öne çıktı.