Yani, iktidar, CHP ile İP arasında ya da CHP ve İP ile HDP
arasında "bir nifak oluşturarak onları birbirine düşürme"
arayışında imiş. Hatta, Başkan Erdoğan, "31 Mart ve 23 Haziran
seçimlerinde kendisini yenilgiye uğratan" güçleri "parçalamak"
istiyormuş.
Bu değerlendirme analizden ziyade siyasi bir propaganda
söylemi.
Mevcut siyasi denklemde büyük bir kırılma olmadıkça 2023'e kadar
bir seçim görünmüyor. O halde kayyım meselesi bir seçim
mühendisliği hamlesi olamaz.
Hatta seçim dönemlerinde yapılan hamlelerinin istenilen etkiyi
oluşturmadığını biliyoruz. Kayyım atamaları, güncel bir siyasi
hamle olmaktan ziyade Türkiye'nin etnik terörle mücadelesinin bir
parçası olarak görülmeli. Terörle arasına mesafe koyamayan HDP'nin
"normalleştirilmesinin" siyasi hayatımıza getireceği "maliyetin"
önlenmesi de denebilir.