Bugünün Türkiye'sinde siyaset üzerine yazmanın en ilginç alanı CHP. Oradaki değişimler, çelişkiler, git-geller, açılım denemeleri, kızgınlıklar, özgüven kayıpları ve ideolojik mutasyonlar bambaşka bir mahiyet arz ediyor. Çoğu zaman bu ilginç hikâye, doludizgin siyasi gündemin içerisinde ve iktidar ile muhalefet arasındaki polemiklerin gürültüsünde kaybolup gidiyor. Elbette bu iddiama çok kolaylıkla itiraz edilebilir. On sekiz yıldır iktidarda olan AK Parti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın siyasetinin istisnailiği hatırlatılabilir. Birçok krizden/saldırından nasıl kurtulduğu ve her seferinde seçimleri kazanarak yönetimde kaldığı söylenebilir. Bunların hepsi de doğru.
Ancak son on yılda Kılıçdaroğlu yönetimindeki CHP'nin akla gelebilecek bütün yolları denedikten sonra hala iktidar alternatifi olamamasının demokrasi tarihimizde apayrı bir yeri var. Argümanlarını yeni muhalefet partileri kopyalıyor olsa da CHP'nin oyları bir türlü hareketlenmiyor. Seçmen Kılıçdaroğlu'nu sorunları çözecek lider, CHP'yi de parti olarak kodlamıyor.
Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz