Hamburg bugün ve yarın G-20 Zirvesi'ne ev sahipliği yapıyor.
Sicilya'daki tartışmalı G-7 Zirvesi'nden yaklaşık bir ay sonra
toplanan G-20'nin gündemi hayli kritik ve tartışmalı. Zirvenin ABD
Başkanı Trump ile Almanya Şansölyesi Merkel'in küresel büyüme,
iklim değişikliği, serbest ticaret ve mülteciler konularında
kapışmasına sahne olması bekleniyor.
Trump, "Önce Amerika" sloganı ile "adil ticareti" savunurken 2008
finansal krizinden etkilenmeyen Almanya'nın lideri Merkel serbest
ticaret yanlısı.
Aslında Trump'ın "liberal dünya düzenine" getirdiği eleştirilerin
birincil muhatapları arasında Almanya ve Çin bulunuyor.
Merkel, zirve öncesinde Trump'ın pozisyonunu dolaylı olarak
eleştiren bir açıklamada bulundu. "Korumacılık ve izolasyon
arayışını derin bir yanılgı" olarak niteledi. Dahası, Avrupa
ülkelerini kendi liberal pozisyonuna ikna çalışması yürüttü.
Merkel'in Washington'un karşısındaki bu yaklaşımının Çin ve
Hindistan'ı da yanına çekmesi olası. Bu itibarla Hamburg G-20
Zirvesi'nin Trump-Merkel karşılaşması olarak adlandırılması abartı
sayılmaz. Yine zirvenin bir özelliği de Trump ve Putin'in ilk kez
yüz yüze görüşecek olması. G-20 liderlerinin yapacağı müzakere ve
görüşmelerin önümüzdeki dönemin karakterini netleştirme yönünde
güçlü sinyaller vereceği aşikâr.
Cumhurbaşkanı Erdoğan da G-20 Zirvesi'nde yoğun bir gündeme sahip.
Erdoğan'ın liderlerle yapacağı görüşmelerle Türkiye-AB
ilişkilerinde iyileştirme çabasından Katar krizinin çözümüne,
Suriye'deki çatışmasızlık bölgeleri ve planlanan Afrin
operasyonundan silah alımlarına kadar birçok konu ele alınacak.
Erdoğan'ın diğer dünya liderleri yanı sıra Merkel'le yapacağı
görüşme de kritik önemde. Ve ne yazık ki geçtiğimiz günlerde bu
görüşmeyi gergin hale getiren birkaç gelişme yaşandı.