Millet İttifakı'nın iki genel başkanı Kılıçdaroğlu ve Akşener,
siyasetin dilini giderek sertleştiriyor. İkisi de bir yandan
ülkedeki "kutuplaşmanın" sorumluluğunu iktidara yüklüyor, diğer
yandan mevcut sistem ve Cumhurbaşkanı Erdoğan etrafında ürettikleri
polemiklerle güvenlikleştirici söylemlere hız veriyor. Malum,
Kılıçdaroğlu bugünlerde "İktidar gitmemek için siyasi cinayetler
yapabilir" suçlamasıyla meşgul.
Ve bürokratlara "devri sabık yapma"
tehdidinde bulunarak hükümetin icraat kapasitesini
düşürmeye çabalıyor. Zaten son iki yılda kullandığı erken seçim
tartışması da siyasi istikrarsızlık oluşturmaya ve etkin icraatı
engellemeye matuftu. Muhalefetin bu sert dilinin seçimlere kadar
süreklilik arz edeceği anlaşılıyor. Son örnek Akşener'den
geldi.
AKŞENER'İN TEHLİKELİ NAZİRESİ
Akşener dün partili cumhurbaşkanlığı sisteminin "hem demokrasiyi
hem toplumsal barışı hem de ülkemizin milli güvenliğini
tehdit...