Türkiye’de eğitim ne işe yarıyor? Bu soruya kestirmeden cevap
verirsek; Türkiye’de eğitim eğitimsizliğe ve işsiz kalmaya yarıyor!
Hangi derste hangi gerçekler öğretiliyor? Herhangi bir dersin
herhangi bir konuyu tam anlamıyla öğrettiğini ve o dersten
öğrenilen konunun hayatta da aynen derste olduğu gibi yaşandığını
kim iddia edebilir! Var mı böyle bir ders? İnsanı alıp insanın
işlenmemiş halini kendi işleyişine göre şekillendirip hayatta o
şekilde var olmasını yani birebir dersteki gibi yaşamasını sağlayan
hangi ders var? Herhangi bir ders yok. Peki, o halde ülkemizde
eğitim ne işe yarıyor? Herhangi bir işe yaradığı yok. Nedeni ise,
bile isteye eğitim diye eğitimsizliğin dayatılmasıdır. Ders
kitaplarının içeriklerinin eğitim için değil eğitimsizlik verilmek
üzere hazırlandığını söylemeye bile gerek yok. Çünkü ders
kitaplarının içeriklerine Fulbright karar veriyor. Bu yüzden milli
eğitim denilen eğitim hiçbir zaman milli eğitim olmamıştır. Kaldı
ki alfabe değişikliği ile başlayan eğitimsizlik giderek daha
seviyesiz hale gelmiştir. Her hükümet döneminde en çok değiştirilen
bakanlardan biri milli eğitim bakanı olmasına rağmen eğitim adına
temelde yapılan bilinçli yanlışlık olduğu için eğitim sistemi
hiçbir zaman düzelmemiştir, düzelmesinin de mümkünü yok. Bir
milletin kendi değerlerini öğretmemek dahası kendi değerlerini
kötüleyerek aşağılamak üzerine kurulu eğitim sistemi o milleti
eğitebilir mi eğitemez, o milleti ileriye taşıyabilir mi taşıyamaz.
İleri medeniyetler seviyesi denilen medeniyet kendi medeniyetimizi
ortadan kaldıranların medeniyetiyken halen onun esas alınıyor
olması ne kadar geride kaldığımızı kanıtlıyor. Medeniyetlerin
kökeninde her zaman din vardır. Batı medeniyeti tahrif edilmiş
Hıristiyanlığa dayandığı için Müslüman milletlere verebileceği
herhangi bir medeniyet seviyesi yoktur. Refahını sömürüye
dayandıran bir medeniyetle refahını adalete dayandıran bir
medeniyet aynı olamaz. Batı medeniyeti sömürüye dayanan bir
medeniyetken İslam medeniyeti adalete dayanan bir medeniyettir. Bu
konuya niçin girdik?
Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi dersinin içeriği değiştiriliyor. 11.
sınıftan itibaren din kültürü bildiğiniz dinsizlik (densizlik
kültürü mü desem) kültürü olacak. Yahudilik, Hıristiyanlık vb.
tahrif edilmiş dinler öğretileceği gibi deizm, politeizm,
pozitivizm, sekülerizm, agnostisizm, ateizm, nihilizm,
reenkarnasyon, yoga ve meditasyon da öğretilecekmiş. Bizim Müslüman
gençler ruh göçü yaşayıp ateizme uğradıktan sonra yoga yaparak
kendilerini rahatlatacaklarmış! İslam dinine göre Allah’a inanç mı,
onu zaten MEB istemiyor! MEB, Müslüman çocuklarının Müslüman gibi
yaşamalarını istemiyor ve bu çalışmayı yapmış! Yahu hadi öteki
terimlerin felsefi altyapısı var da şu yoga ne iştir! Bunu hangi
aklıevvel koydurdu programa! Bütün bu pislikler sırf AB uyum
yasaları çerçevesinde yapılıyorsa ne yaparsanız yapın o AB Müslüman
Türkiye’yi içine almayacaktır. Kaldı ki siz Hıristiyanlığı Müslüman
gençlere öğretirken Hıristiyan AB İslam’ı Hıristiyan gençlere
öğretiyor mu, öğretmiyor. Dahası İslam’a düşman gençlik
yetiştiriyor AB ülkeleri.