Can Ataklı Sözcü Gazetesi

Başkanlık desteğinin altından AKP-MHP koalisyonu çıkabilir

DEDİKODU Herkes nefesini tuttu bekliyor; MHP, Tayyip Erdoğan'ı başkanlık koltuğuna oturtacak mı oturtmayacak mı? Başbakan Yıldırım'ın “MHP'nin desteği ile başkanlık sistemini getiriyoruz”...

14 Kasım 2016 | 20.997 okunma

DEDİKODU

Herkes nefesini tuttu bekliyor; MHP, Tayyip Erdoğan'ı başkanlık koltuğuna oturtacak mı oturtmayacak mı?
Başbakan Yıldırım'ın “MHP'nin desteği ile başkanlık sistemini getiriyoruz” açıklaması beklentiyi çok yükseltti ama siyasettir bu belli olmaz.
Kişisel kanaatimi daha önce de belirtmiştim. Gerçi Bahçeli ve Yıldırım'ın son sözleri bu analizimi biraz zayıflatıyor.
Bana göre Bahçeli AKP'yi bir anlamda köşeye sıkıştırdı. Dedi ki “Kaç yıldır anayasa ve başkanlık sistemi diyorsun, ama ortaya bir taslak, bir metin koymadın, getir önümüze bir bakalım, belki destek veririm.”
İşin bu yönü gözden kaçırılıyor. Herkes MHP'nin 330'u sağlayıp sağlamayacağını tartışıyor.
Konuya siyasi açıdan bakalım;
MHP Başkanlık sisteminden yana mı?
Bahçeli parlamenter sistemden yana olduklarını söyledi.
Başkanlık sistemi MHP'nin işine yarıyor mu?
Yaramıyor. Hatta tam tersine böyle bir sistemde MHP'nin parti olarak hiç temsil edilmemesi bile mümkün.
O halde MHP neden kendini de yok edecek bir sisteme, üstelik hiç gerek yokken destek versin.
AKP ve yandaşları bunu “Bahçeli'nin memleket sevdası” olarak tercüme etmeye çalışıyor.
Bir savaş ve yıkım sonrası olsa anlarım kişiler kendilerini ve partilerini feda ederek yepyeni bir devletin kurulması için fedakârlık yapar, ama bunların hiçbiri yokken MHP neden “güya fedakârlık” adı altında kendini yok etsin?
O halde eğer olacaksa “bu desteğin altında başka bir şey olmalı” diye düşünmeden edemiyor insan.
İşte tam bu sırada MHP'ye yakınlığını bildiğim bir siyasetçi aradı.
MHP'nin son atağını konuştuk.
“Bak” dedi “Yeni anayasayı da başkanlık sistemini de boş ver, hiçbiri olmayacak, zaten mümkün de değil, ama yakın bir gelecekte AKP- MHP koalisyonu kurulursa şaşırma.”
Şaşırmaz olur muyum? “Nasıl olacak?” diye sordum.
“İddialı” biçimde anlattı.
Özeti şu; Erdoğan AKP milletvekilleri içinde FETÖ'cü pek çok kişinin olduğundan emin. Sayılarının en az 60 olduğu tahmin ediliyor. Eğer bir operasyon yapılır ve bu milletvekilleri tutuklanırsa AKP'nin Meclis'teki sayısal gücü tek başına iktidara yetmeyecek. Bunlar temizlemenin en kestirme yolu bir baskın seçim. Ancak seçim de tehlikeli. Güney sınırımız savaş halinde. Ekonomi berbat gidiyor. İç ve dış etkiler giderek güçleniyor. Böyle bir ortamda seçime gidilmesi halinde sadece “15 temmuz şehitleri ve kahramanlık” üzerinden propaganda yetersiz kalabilir. Ayrıca uzunca bir süre Ohal'den vazgeçmesi mümkün değil. Ohal varken de seçime gidilemez. Ama partideki FETÖ'cülerden de kurtulmak gerek. İşte MHP burada önem kazanıyor. Bahçeli Erdoğan'ın yönetimine karşı çıkmayacağına, söz dinleyeceğine, bunun karşılığında hükümete girmesine ikna edilir. AKP içindeki FETÖ'cü kim varsa büyük gürültülerle yapılacak operasyonlarla tasfiye edilir, 2017'ye kadar AKP-MHP koalisyon hükümeti devam eder, kozlar 2017'de paylaşılır.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Yunan Cumhurbaşkanı’nın Eşek Adası’na gitmesi, kimi tahrik ediyor? 01 Temmuz 2020 | 3.206 Okunma Toplumsal tepki balonu patladı 30 Haziran 2020 | 3.025 Okunma Şimdi AKP de mi “terör örgütü yandaşı” oldu? 29 Haziran 2020 | 6.219 Okunma Yeni bir kumpas ifşaatı 26 Haziran 2020 | 4.163 Okunma Bu nasıl bir oyundur? 25 Haziran 2020 | 3.700 Okunma