ÖNERİ
Başkanlık sistemi tartışmalarına karşı CHP miting yapma kararı
aldı.
İlk miting 3 Aralık'ta Adana'da yapılacak.
Mitingin sloganı “Bölünmeye hayır” olacak.
CHP'nin sokağa çıkma kararı doğru mu?
Doğru.
Ancak slogan bana göre yanlış.
Şu anda Genel Merkez'dekiler hariç CHP'li kimsenin aklında
“Başkanlık gelirse Türkiye bölünür” korkusu ve endişesi yok.
Şu ana kadar oyunu CHP'ye veren veya AKP iktidarına muhalif olan
hiç kimseden “Eyvah başkanlık sistemi gelecek Türkiye bölünecek”
sözünü duymadım.
Duyamayız da. Çünkü Türkiye tam 40 yılı aşkın süredir “bölücü
terörü” konuşuyor, “bölünme endişesi” yaşıyor ama herkes biliyor ki
ne Türkiye bölünüyor ne de bölünür.
Buna karşı “başkanlık” denince ister CHP'li olsun ister muhalif
ister AKP'li herkesin aklında tek şey var.
“Tayyip Erdoğan bir padişah gibi ülkenin başına oturacak mı
oturmayacak mı?”
Konumuz bu.
CHP ise kulağını yine tersten göstererek ön plana bölünmeyi
alıyor.
Bu koşullarda mitinglere “zorla” götürülenler dışında kimsenin
meydanlara gelmeyeceğini şimdiden söylemek kehanet olmaz.
CHP'nin bütün gücünü başkanlık adı altında bir “tek adam” düzeninin
kurulmasına, bu “tek adamın” ülkeyi diktatör gibi yöneteceğine
yönlendirmesi gerek.
Önerim şu; iktidar başkanlık sistemine MHP'nin koltuk değneği ile
adım adım yaklaşırken, en büyük propaganda gücünü 15 Temmuz dinci
faşist cemaat kalkışmasının bastırılmasını kahramanlık gibi
sunmaktan alıyor.
Erdoğan nerede olursa olsun her gün
15 Temmuz'u anlatıyor, halkın tanklar önüne canı pahasına
yatmasını, o gece şehit olanları anlatıyor.
Oysa bu kahramanlık gecesi aynı zamanda iktidarın da en zayıf
noktası.