İRONİ
Ekonomi tarihimizin en büyük kandırmacalarından biri olan
“dolarını bozdur” kampanyası bütün hızıyla sürüyor.
AKP'li küçük esnaf bu kampanyaya “Şu kadar dolar bozdurduğunu
makbuzuyla ispat et yemek bedava” veya “tıraş bedava” gibi
faaliyetlerle katılıyor.
Gazete ve televizyonlarda ellerindeki 50-100 dolarları bozdurmak
için döviz büfelerinin önünde sıraya girenler görüntüleri
yayınlanıyor.
“Dolarını bozdur” kampanyasının amacı şu; millet yastık altındaki
dolarını çıkarıp piyasaya sürecek, böylelikle piyasada dolar
bolluğu olacak, dolar bollaşınca da fiyatı düşecek.
Bu kadar basit.
Lafta basit tabii. Uygulamada ise öyle olmuyor işte. Nitekim saray
bu kampanyayı desteklemeye başladığından bu yana gariban vatandaş
elindeki dövizi bozduruyor bozdurmasına da doların fiyatı da
bırakın düşmeyi veya sabit kalmayı yükselmeyi sürdürüyor.
Ekonomi uzmanlarının söylediğine göre şu anda halkın elinde,
bankada olan değil, yastık altında saklanan 60 milyar dolar
varmış.
İktidarın ekonomiyi düze çıkarmak için gözünü diktiği para bu
işte.
Ancak bu 60 milyar dolara yakın para milyonlarca kişinin elinde.
Oysa sadece AKP iktidarı döneminde palazlanan ve bir anda zengin
olan müteahhitlerin elindeki para bunun çok üzerinde.
Demek ki milyonlarca kişinin üç beş yüz dolar bozdurması yerine
milyarlarca doları elinde tutanlar piyasaya dolar sürseler iş çok
daha basit hale gelecek.
Gariban vatandaşın bir şekilde elde ettiği ve güvence parası olarak
sakladığı üç beş yüz doları elinden almak ve üstelik bunu
harcamasına neden olmak ne kadar vicdanidir, bu birinci nokta.
İkinci olarak şunu sormak istiyorum.
Her konuda “heyecanlanan” bir kısım halk elindeki avucundaki üç beş
yüz oları bozduranı “kahraman” ilan ediyor.
İyi de madalyonun bir de tersi var.
Birileri dolar bozduruyorsa demek ki birileri de alıyor. Satan
“kahraman” oluyorsa alanlar ne oluyor?
Medyadan gözlediğimiz kadarıyla dolar bozduranların büyük bölümü
bankada tuttuğu dövizi değil (zaten onların bankada parası yok ki)
evindeki dövizi bozduruyor. Bu da doğal olarak döviz büfelerinden
gerçekleştiriliyor.
Döviz bürosu ne yapıyor? Elindeki dövize kâr koyarak (komisyon) bir
başkasına satıyor.
Doları Amerika'ya gönderip oradaki Türk liralarını getirmiyoruz ki.
Aynı dolar Türkiye içinde el değiştiriyor.
Büyük ihtimalle doların daha da artacağını hesaplayan kimi
çıkarcılar şu sıralar döviz büfeleri üzerinden dolar-Euro
stokluyordur.
Kısa bir süre sonra elindeki güvence paraları da uçmuş gitmiş olan
gariban vatandaşlar yaptıkları “kahramanlıktan” pişmanlık
duyacaklardır mutlaka ama olan olmuş olacaktır.