Can Ataklı Sözcü Gazetesi

Eski siyasetçiler çok daha hazımlıydılar

BUNU YAZMAK GEREK AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ın eleştiriye tahammülü yok. İktidara geldiği andan itibaren kendisini eleştirenlere çok sert ve haşin davrandı. Beğenmediği herkesi mahkemeye verdi, ceza...

10 Haziran 2018 | 45 okunma

BUNU YAZMAK GEREK

AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ın eleştiriye tahammülü yok.
İktidara geldiği andan itibaren kendisini eleştirenlere çok sert ve haşin davrandı.
Beğenmediği herkesi mahkemeye verdi, ceza ve hakaret davaları açtı.
İlk başlarda bu tür davalarla karşılaşanlar beraat ediyorlardı ama “mahkemeye düşmek” herkesi tedirgin ettiği için eleştiriler konusunda hayli caydırıcı bir işlev görmüştü bu.
Ama daha sonra bu davalar ciddi hapis veya yüksek tazminat cezaları ile sonuçlanmaya başladı.
Erdoğan’ın tahammülsüzlüğünün sınırı yok.
Twitter’da kendini kaptırıp biraz küfürlü yazana da, karikatür çizene de, facebook’ta başka birinin yazısını paylaşana da öfkeleniyor ve hemen haklarında işlem yaptırıyor.
İşte son örneklerden biri Türkiye’nin yüz akı karikatüristlerinden Nuri Kurtcebe’nin hapse atılmasıydı. Neyse ki mahkeme hiç olmazsa adli takip kararıyla tahliye verdi.
Oysa Erdoğan’a kadar siyasi liderler özellikle karikatüristlere ve tiyatro sanatçılarına karşı tıpkı Batı ülkelerinde olduğu gibi tahammüllüydüler.
Demirel kadar karikatürü çizilen kaç lider vardır?
Özal’ı şekilden şekle sokan, komik ötesi gösteren yüzlerce karikatür çizilmiştir.
Liderler arasında en sert görünümlü olan, herkesi korkutan Alpaslan Türkeş bile “dansöz haliyle” resmedildiği için karikatüristi süründürmeye kalkmamıştır.
Demokrat Parti’nin son dönemlerinde sanatçılara karşı biraz tahammülsüzlük gösterilmiştir ama örneğin sanatçılar, karikatüristler mizah oyuncuları askeri dönemlerde bile şaşırtıcı eserler koşmuşlardır ortaya.
12 Eylül’ün darbeci generallerinin esip gürlediği dönemlerde Metin Akpınar- Zeki Alasya, Müjdat Gezen, Levent Kırca az hiciv yapmamıştı.
Generaller bile sanatçıları kulaklarından tuttuğu gibi hapse atmamıştı. Muhtemelen akıllarına bile gelmiyordu bunu yapmak.
Şimdi durum çok farklı.
Erdoğan’ın hiç affı yok. Eleştiriye hiç gelmediği gibi bunun mizah yoluyla yapılmasına ise hiç tahammül edemiyor.
Çünkü komik duruma düşmüş olmayı kendi tabanında bir zayıflık, bir karizma çizilmesi olarak görüldüğünü düşünüyor.
Dindar-kindar yapısı nedeniyle aslında intikam alacağı, hizaya sokacağı kişilerin karizmasını çizer pozisyonda olmasını kendine asla yediremiyor. Hemen mahkemeleri harekete geçiriyor.
Elbette suyu geri akıtamayız, eskiye dönemeyiz. Sonuçta bugün geldiğimiz nokta eskisinden çok daha ileridedir.
Ama insan ilişkilerinde, demokratik olgunlukta, nezaket ve zarafette eskiyi özlememek mümkün değil.
Bu nostaljik bir iç geçirme değil. Değerlerimizi özlüyoruz. İnsan olduğumuzu fark ettiğimiz yıllara özlem duyuyoruz.
Bugünün kabalıkları, nadanlıkları, bayağılıkları, seviyesizlikleri eskiden yoktu.
Değerlerimizin içi doluydu. Bayramlarımız bayramdı. Ramazanlarımız Ramazandı.
Bugünkü gibi iktidardan ballı kaymak koparmak için insanlar hayasızca birbirini ezmez, dindar gözükmek için her türlü ahlaksızlığı yapmazdı.
Teknolojik olarak bütün dünyada olduğu gibi dün bugünden çok geriydi elbette.
Ama insan olmak açısından dün bugünle kıyaslanamaz bile.
İnsanlarını birbirine düşman eden, sen ben ayırımı yapan, sürekli hakaretlerin yağdırıldığı, insanların insan olduklarını unuttuğu bugünlere isyan etmemek elde mi?
Gerçekten tamam artık, yetti yani.

Bugün böyle bir karikatür çizilebilir mi?

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Yunan Cumhurbaşkanı’nın Eşek Adası’na gitmesi, kimi tahrik ediyor? 01 Temmuz 2020 | 3.206 Okunma Toplumsal tepki balonu patladı 30 Haziran 2020 | 3.025 Okunma Şimdi AKP de mi “terör örgütü yandaşı” oldu? 29 Haziran 2020 | 6.219 Okunma Yeni bir kumpas ifşaatı 26 Haziran 2020 | 4.163 Okunma Bu nasıl bir oyundur? 25 Haziran 2020 | 3.700 Okunma