Can Ataklı Sözcü Gazetesi

O gazeteciler yine namuslu çıkmadı

BUNU YAZMAK GEREK AKP Genel başkanı Tayyip Erdoğan’ın “kavun seçer” gibi seçip uçağına aldığı “iliştirilmiş” gazetecilerden ricada bulunmuştum. “Bir kereliğine gazetecilik...

21 Eylül 2017 | 8.849 okunma

BUNU YAZMAK GEREK

AKP Genel başkanı Tayyip Erdoğan’ın “kavun seçer” gibi seçip uçağına aldığı “iliştirilmiş” gazetecilerden ricada bulunmuştum. “Bir kereliğine gazetecilik yapın” diyerek Erdoğan’ın Amerika gezisini bu kez “emredilenlerin” doğrultusunda değil, gazetecilik ilke ve kurallarına göre kamuoyu ile paylaşmalarını istemiştim.
Hepsinin genel karakterini bildiğimden böyle bir şeyin olmayacağını elbette biliyordum. Sonuçta haklı çıktım. Uçağa alınan sözde gazeteciler yine kendilerine “verilen bilgiler” ve istenen “övgüler” dışında bir şey yazamıyor.
Dünkü gazetelerde Erdoğan’ın Amerika başkanı ile fotoğrafı vardı. Yandaş gazetelerin tamamı “samimi bir görüşme” başlığını kullanmıştı. Amerika’daki sözde gazeteciler sadece övgüler yazmıştı. “Trump kalkıp Erdoğan’ın yanına geldi, ikili çok samimi bir görüşme yaptı, Trump Türkiye’ye teşekkür etti” başlıkları yazılarını süslüyordu. Oysa aynı sırada Trump Erdoğan’ın korumaları için satın alınan silahların teslim edilmemesi için hazırlanan bir kararı imzalamıştı, yine aynı saatlerde PYD’ye 110 TIR’lık silah ve mühimmat teslim ediliyordu. Ama olsun, iki lider “samimi bir hava içinde” görüşüyorlardı.
Peki, bu “samimi” görüşmede ne konuşulmuştu. Trump yerinden kalkıp Erdoğan’ın yanına gelme gereğini niye duymuştu? Bunlar haberlerde yok. Şimdi diyebilirsiniz ki “Gazeteciler o kadar yaklaşamaz ki, ne konuştuklarını duymaları mümkün mü?” Haklı görünebilirsiniz. Ama “gazetecilik mesleği” böyle bir şey değil.
Size normal bir gazeteci nasıl çalışır anlatayım. Bu tür gezilere büyük heyetlerle çıkılır. Bu heyette gazeteciler, işadamları, bazı bürokratlar olduğu gibi cumhurbaşkanının danışmanları, ailesinden kişiler ve bazı bakanlar olur. Gazetecilik “iyi ilişkiler kurma” mesleğidir bir açıdan. Bu nedenle normal bir gazeteci bu kadar geniş bir heyetten mutlaka en az birkaç kişiyle diğerlerinden daha yakın ilişki kurar. Bu kişiler kimsenin bilemeyeceği, duyamayacağı bilgilere sahiptir genellikle. Normal bir gazeteci bu ilişkilerini kullanarak ve tabii ki doğru sorular da sorarak muhataplarından özel bilgiler alırlar. Örneğin Erdoğan’ın Trump’la görüşmesinde neler konuşulduğunu bilen en az 10 kişi vardır o heyet içinde. Ve genellikle bu tür bilgiler “devlet sırrı” niteliğinde değilse pek saklanmaz. Yani bilgi sahibi kişiler bunları güvendikleri, iyi ilişkide oldukları gazetecilere çoğu kez “kaynak belirtilmemek” kaydıyla anlatırlar.
Bizin iliştirilmiş sözde gazeteciler ya bu ilişkileri hiç kurmuyorlar ya da fazla vıcık ilişki kurdukları için kendilerini aynı zamanda devletin birer parçası gibi gördüklerinden aldıkları bilgilere paylaşmıyorlar.
Yazdıklarımı “Sen taraflı olduğun ve uçağa alınmadığın için bunları yazıyorsun” diye eleştirenler olursa şunu söylemek isterim. “Bu iliştirilmiş sözde gazeteciler yıllardır Erdoğan’ı dış gezilerde izliyorlar. Bugüne kadar bir tane bile atlatma haber, özel haber gördünüz mü? Bir tanesi bile diğerlerinden farklı bir haber yazamaz mı yani? Açın bakın bugüne kadar yayınlanmış haberlere. Hepsi aynı tornadan çıkmış gibi. Tabii zaten başkası da olamaz ki. Sonuçta hepsi
emir kulu.”

DİKKATİMİ ÇEKEN ŞEYLER

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Yunan Cumhurbaşkanı’nın Eşek Adası’na gitmesi, kimi tahrik ediyor? 01 Temmuz 2020 | 3.206 Okunma Toplumsal tepki balonu patladı 30 Haziran 2020 | 3.025 Okunma Şimdi AKP de mi “terör örgütü yandaşı” oldu? 29 Haziran 2020 | 6.219 Okunma Yeni bir kumpas ifşaatı 26 Haziran 2020 | 4.163 Okunma Bu nasıl bir oyundur? 25 Haziran 2020 | 3.700 Okunma