Can Ataklı Sözcü Gazetesi

Sıkıysa bir şey yaz ya da konuş bakalım

ANALİZ O gecenin dehşetini unutmak mümkün mü? Kilometrelerce uzaktan bile kulakları sağır eden o patlama hâlâ ruhumuzu zedeliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan “şehitlerimiz var” diyene kadar kimsenin ağzını...

13 Aralık 2016 | 16.640 okunma

ANALİZ

O gecenin dehşetini unutmak mümkün mü? Kilometrelerce uzaktan bile kulakları sağır eden o patlama hâlâ ruhumuzu zedeliyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan “şehitlerimiz var” diyene kadar kimsenin ağzını açamaması, izlediğimiz korkunç manzaralardan bile çok sayıda şehit verildiğini anlamamıza rağmen hiçbir şey öğrenemememiz, ekranlardan bir anda fışkırmaya başlayan kin ve nefret söylemleri ile “her şey başkanlık sistemini önlemek için” çığırtkanlığının hafızalarımızdan silinmesi mümkün mü?
İlk kez bir terör eylemi ile karşılaşmıyoruz.
Asla alışmak istemiyoruz.
Terörle birlikte yaşamayı içimize sindirmek istemiyoruz.
Her terör eyleminden sonra “akıttıkları kanda boğulacaklar, hesap verecekler” açıklamalarını duymak istemiyoruz.
Şehit kanları üzerinden “kime yaradı bu terör” saçmalığının zihinlerimizi kirletmesini ve farkında olmadan hepimizi bu kavganın içine sokmasını istemiyoruz.
Konuşmak, haykırmak, sormak, sorgulamak istiyoruz.
Ama artık bu ne kadar mümkün?
Gazetecilik hayatım boyunca çok sıkıntılı dönemlere yakından tanık oldum. Darbe, sıkıyönetim, ara rejimler, kumpaslar, derin devletin kirli operasyonları, baskıcı iktidar uygulamaları; hepsi bir yana ama bu dönem kadar sıkıntılı hiçbir anı hatırlamıyorum.
“Milli irade” veya “halkın gücü” gibi retorikleri kullanarak halkın halka kırdırıldığı, iktidar sözcülerinin ve yandaşlarının açıkça “demokrasi ve hukuk da neymiş, şu anda insan hakları ve özgürlükler mi konuşulurmuş” sloganlarını fütursuzca attığı başka bir dönem olmadı hiç.
İktidarın fikir ve görüşüne aykırı söylediğiniz tek kelime bile anında lince tabi tutulmanıza neden olabiliyor.
Vatan sevgisini kendi tekelinde tutanlar beğenmedikleri her kişiyi anında “vatan haini-terörist” ilan edebiliyor, arkalarındaki iktidar gücü ve iktidarın sopası haline getirilen medya sayesinde istenilen herkes “toplum vicdanında” mahkum edilebiliyor.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Yunan Cumhurbaşkanı’nın Eşek Adası’na gitmesi, kimi tahrik ediyor? 01 Temmuz 2020 | 3.206 Okunma Toplumsal tepki balonu patladı 30 Haziran 2020 | 3.025 Okunma Şimdi AKP de mi “terör örgütü yandaşı” oldu? 29 Haziran 2020 | 6.219 Okunma Yeni bir kumpas ifşaatı 26 Haziran 2020 | 4.163 Okunma Bu nasıl bir oyundur? 25 Haziran 2020 | 3.700 Okunma