CANIMI SIKAN ŞEYLER
AKP Genel Başkanı’nın en çok eleştirdiği ülke Amerika. Hemen her
gün mutlaka “ey Amerika” diye başlayan nutuklar atmayı çok seviyor.
Milletin bir bölümü de buna bayılıyor. Hele Erdoğan “Türk
Milleti’nin yeniden gerçek gücünün farkına varması karşısında adeta
birileri kudurmuş durumda. Türkiye artık gücünün imkânlarının,
yapabileceklerinin farkında olan bir ülkedir” diye konuştuğu zaman
ortalık alkıştan inliyor.
Millet gerçekten bu iktidarın tüm dünyaya, tabii ki başta
Amerika’ya kafa tuttuğunu, dünya ülkelerin de önümüzde titrediğini,
artık bize hiçbir fenalık yapamayacaklarını zannediyor.
Ancak bu sihir yabancı ülkelerden biri, özellikle Amerika bize el
uzattığında bozuluveriyor.
O esip gürlemeler, efelenmeler, aşağılamalar falan bir kenara
bırakılıyor “Trump çok samimi mesaj gönderdi” veya “Merkel geri
adım attı” ya da “Trump geceyarısı telefonla aradı” gibi
başlıklarla bir anda “sevindirik” duruma geçiyorlar.
İşte son örnek Amerika Başkanı Trump’ın Cumhuriyet Bayramı
nedeniyle gönderdiği mesaj. Bütün yandaş medya Trump’ı manşete
taşımış. Açın bakın dünkü gazetelere. Cumhuriyet Bayramı
kutlamamaları üç isim üzerinden haber yapılmış. Erdoğan’ın mesajı,
Başbakan’ın mesajı ve Trump’ın mesajı. Zannedersiniz ki Trump da
bizden biri, o kadar benimsenmişler o kadar önem vermişler.
Ortak görüş şu; Amerikan Başkanı sorunların çözümü için sıcak
mesajlar veriyor. İyi de aramızdaki sorun bizim yüzümüzden mi
çıktı? Rıza Zarrab’ı, Halkbank Genel Müdür Yardımcısı’nı
tutuklayan, onları “itirafçı” yapmaya çalışan Amerika değil mi? AKP
Genel Başkanı’nın korumalarına gıyabi tutuklama kararını Türk
mahkemeleri mi verdi? Bize parasıyla silah vermediği halde terörist
PYD’ye bedava silah yardımı yapan sanki Amerika değil de başka bir
ülke mi? Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına artık vize
verilmeyeceğini açıklayan da Amerika değil mi?
Bu kadar aşağılanmış durumda olmamıza rağmen neden hâlâ Trump’ın
bir Cumhuriyet Bayramı mesajından “ilişkilerde yumuşama, sorunların
çözümü için adım” türü algılar oluşturmaya çalışıyoruz ki
acaba?
Bütün bunlar iktidarın aslında dış dünyada son derece güçsüz
olduğunun, ancak içeride bunu saklamak için sanki tüm dünyaya kafa
tutuyoruz algısı yaratıldığının kanıtı. Kamuoyu önünde Amerika’yı
hizaya getirdiğimizi anlatanlar aslında Amerika’dan gelecek bir
olumlu haberi duyabilmek için kırk takla atıyorlar.
MERAK ETTİĞİM ŞEYLER