ANALİZ
İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Ümit Özdağ bir televizyonda
konuşurken “CHP ile ittifak bize oy kaybettirdi”
dedi.
Birçok kişi kızdı bu sözlere.
“CHP 15 milletvekili ile destek verdi, ayıptır bunu
söylemek” dediler.
Ama bana göre gerçek öyle değil işte.
Bir kere Özdağ algılandığı biçimde söylemiyor o
cümleyi.
Bakın Özdağ’ın cümleleri şöyle;
“Koyduğumuz hedeflere ulaşamadık. Bunun nedenleri var.
Benim kişisel kararım CHP ile seçim ittifakı bize oy kaybettirdi.
Siyasette pişmanlık söz konusu değil ama genel çerçevede
baktığımızda yolumuza devam ediyoruz. Eğer SP-Demokrat Parti
ittifakı olsaydı biz de çok daha fazla oy alırdık. Sadece biz değil
Saadet Partisi de bunu belirledi diye düşünüyorum.”
Doğru.
Seçim sürecinde
CHP’nin İYİ Parti’ye destek olmasını beğenmiş ama
ittifak kurulmasından endişe duymuştum.
Bana göre seçime İYİ Parti-Saadet Partisi-diğer tüm sağ
partiler ittifakı ile gidilmeliydi. CHP
ise kendi başına seçime girmeliydi.
Ancak gözlediğim kadarıyla CHP’li yöneticiler çok
ince hesaplar yaptılar, böyle bir
ittifak halinde daha fazla milletvekili
çıkaracaklarını düşündüler.
Nitekim Elazığ’da çok uzun yıllar sonra ilk kez
bir CHP’linin seçilmesi de buna örnektir.
Buna karşı sağa oy veren bazı kitlelerde
“yıllardır hasım olduğumuz CHP’ye mi oy vereceğiz”
duygusunun ağır bastığı ve bu nedenle daha ilk
turda bazı sağ oyların AKP’ye yöneldiği
de bir başka gerçek.
Özellikle onca çabaya rağmen Saadet Partisi son
seçime göre bir tane bile oy artıramamış olmasının
nedeni bana göre budur.
Erbakan’ın oğlunun “Saadet’e verilen oylar dinsiz CHP’ye
gidecek” sözlerinin Saadet tabanını ve
AKP’deki Saadet Partilileri
derinden etkilediği görülüyor.
CHP sağ partilerle dayanışma
içinde ama ittifak olarak değil de ayrı
listeyle seçime katılsaydı, sanıyorum oy
dağılımı biraz daha farklı olabilirdi
Saadet Partisi AKP’den yüzde 2-3
oy çekebilseydi, Erdoğan’ın oyu 45’in altına
düşerdi, bu durumda yüzde 50’ye yuvarlamak da çok
zorlaşırdı. En azından ikinci turu da
görürdük.
CANIMI SIKAN ŞEYLER