Can Ataklı Sözcü Gazetesi

Yazmayarak tavır koymak istiyordum

ANALİZ YAZMAYARAK TAVIR KOYMAK ISTIYORDUM Yine hain bir terör saldırısı. Henüz hayatlarının baharındaki, henüz ana kuzusu olan, hepsi 20'li yaşlarından başında 13 yiğidimizi daha teröre kurban...

18 Aralık 2016 | 2.449 okunma

ANALİZ
YAZMAYARAK TAVIR KOYMAK ISTIYORDUM
Yine hain bir terör saldırısı. Henüz hayatlarının baharındaki, henüz ana kuzusu olan, hepsi 20'li yaşlarından başında 13 yiğidimizi daha teröre kurban verdik.
“Sözün bittiği yerdeyiz” demek en kolaycı yöntem.
Ama daha kolayı da var.
“Terör akıttığı kanda boğulacak” diyebiliriz.
“Kanları yerde kalmayacak” klişesini tekrarlayabiliriz.
“İntikamı alınacaktır, hemen yarın göreceksiniz” diyerek kalabalıkların moralini de yükseltebiliriz.
“Bütün bunlar dış güçlerin oyunudur. Türkiye ne zaman hamleye kalksa başımıza bunlar mutlaka gelir” diyerek sorumluluktan da sıyrılabiliriz.
Daha da ileri gidip yalakalıkta sınır tanımıyorsak “Başkanlık gelmesin diye yine harekete geçtiler” de diyebiliriz.
Ateşin düştüğü yeri yaktığı gerçeğinden yola çıkarak “Onlar ölmediler, şehit oldular, ne mutlu onlara, Allah bize de şehit olmayı nasip etsin, amin” diyerek güya tesellide de bulunabiliriz.
Ama bunların hiçbiri o yiğit evlatlarımızı geri getirmeyecek.
Onları geri getirmeyeceği gibi bu tür söylemlerin hiçbiri neden Türkiye'nin terörün bir numaralı hedefi haline geldiğini açıklamıyor.
Böyle günlerde hiç konuşmamak, hiç yazmamak mı daha doğru acaba?
Sorularımızı kendimize mi saklamalıyız?
Belki doğrusu budur?
Belki böyle günlerde hiç konuşmamak ve yazmamak en iyi karşı koyuş, en iyi protesto, en iyi tavırdır.
Ama o da olmuyor.
Yine de sormak istiyorsunuz, “neden?” diye haykırmak istiyorsunuz.
“Bunca hain terör eylemi yapılırken siz neredesiniz?” diye sormanız gerektiğine inanıyorsunuz.
Ancak bir anda karşınıza bir linç yığını çıkıyor. “Vicdansızlar, teröristler, hainler” diye saldırıyor.
Toplumun bir bölümüne empoze edilen “her şey hükümeti devirmek için yapılıyor, dünyanın önünde eğilmeyen reisimizi yok etmek istiyorlar” algısı sayesinde kalabalıklar tahrik ediliyor.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Yunan Cumhurbaşkanı’nın Eşek Adası’na gitmesi, kimi tahrik ediyor? 01 Temmuz 2020 | 3.206 Okunma Toplumsal tepki balonu patladı 30 Haziran 2020 | 3.025 Okunma Şimdi AKP de mi “terör örgütü yandaşı” oldu? 29 Haziran 2020 | 6.219 Okunma Yeni bir kumpas ifşaatı 26 Haziran 2020 | 4.163 Okunma Bu nasıl bir oyundur? 25 Haziran 2020 | 3.700 Okunma