Amerika’yla yaşanan “papaz krizi” Türkiye’nin yeniden yüzünü
AB’ye dönmesine vesile oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan dün “Bu süreçte
başta Almanya olmak üzere AB ülkelerinden gelen destek çok
önemliydi” diyerek önemli bir tespit yaptı. Ekonomi Bakanı
Albayrak’ın geçtiğimiz günlerde Fransa’yla masaya oturması,
Dışişleri Bakanı’nın dün Hollanda’yla karşılıklı olarak
elçiliklerin yeniden atanacağını duyurması Türkiye’nin yeni dönemde
istikametinin AB olacağının sinyalini veriyor. Merkel’den sonra
Macron da dün Türkiye’yle yeni dönemde kurulacak ortaklığa dair
yapıcı mesajlar verdi. AB üyesi ülkelerin liderleri neredeyse her
gün artık Türkiye lehinde beyanatlar verir oldu. Yazın bir kenara
diplomatik ve ticari açıdan ülkemizin son derece menfaatine olan bu
durumu AB’yle siyasi ilişkiler anlamında da doğru bir düzleme
oturtabilirsek Türkiye bu krizden karlı çıkar. Nedir o doğru
düzlem? Tabii ki yapısal reformlar, demokrasi, özgürlük ve
adalet.
REFORM EYLEM GRUBU AB'YE EN NET MESAJ
Adı önce Reform İzleme Grubuydu. Şimdi Reform Eylem Grubu oldu. Ve
önceki gün ilk toplantısını yaptı. Üyeleri kabinenin 4 kafa ismi:
Dışişleri Bakanı, Adalet Bakanı, İçişleri Bakanı ve Ekonomi Bakanı.
Türkiye’nin AB'ye katılım sürecinin önemli mekanizmalarından olan
bu grubun üç yıl aradan sonra ilk kez toplanması da toplantı
sonrası dört bakanın verdiği mesajlar da Türkiye’nin yeniden AB’ye
yakınlaşma sürecine girdiğinin en önemli sinyalidir.
TAK SEPETİ KOLUNA HAYDİ BOZAADA'YA
BAĞBOZUMU'NA!
Feridun Düzağaç benim hem Beşiktaş’tan hem de Bozcaada’dan çok
sevdiğim bir abimdir. O anlatmıştı... Yıllar önce Feridun Abi’nin
çok sık Bozcaada’ya gidip geldiğini öğrenen bir kabzımal diyor ki
“Şu çavuş üzümünden 10 kamyon bulursan, 10 kamyon alacağım. Yeter
ki biri üretsin” Feridun Abi büyük bir heyecanla adaya geliyor.
“Ada için...