Hiç tasarladınız, düşündünüz mi böyle bir şeyi? Üç büyük din'in din adamları bir araya gelsinler, tartışsınlar...
Yazar Dostum Sırrı Ataman bunu yapmış. Bir imam, bir papaz ve bir hahamı bir araya getirmiş, bir de yönetici vermiş başlarına, gelgelelim bu yönetici, söz verme, söz kesme yöneticisi değil, bir gazeteci sorgulayıcılığı ile hareket eden, gerektiği yerde aralara girip can alıcı sorular soran bir ufuk açıcı kişi. Adı da Osman. Ve İblis de orada ama gözükmüyor, yazar, arada bir onun mırıldanmalarını da katıyor işin içine.
Sırrı Ataman bu tartışmayı, her üç din ve bu dinlerin kaynakları bağlamındaki engin bilgisi ile yaptırıyor. Ve taraf değil bu tartışmada; yansız, nesnel ve nötr... Ben okuduğumda "Aşk olsun! Bu tartışma gerçekten yapılsa idi ancak bu denli çarpıcı ve başarılı olabilirdi" dedim, sizlerin de diyeceğine inanıyorum.
E peki ne çıkar bu tartışmadan? Bence çok şey çıkar. Öncelikle bu üç dini öğrenmiş oluyorsunuz az bilinen, gizlenen yönleriyle. Sonra çelişkileri yakalıyorsunuz. Ve gerçeğe doğru yol almaya başlıyorsunuz. Haa bu tartışmalardan sonra, "Ben dinime şimdi daha çok bağlandım" da diyebilirsiniz, ona da saygı duyulur, yeter ki her türlü tartışmayı dinleyin ve yapın, her şeyi sorgulayın, hiçbir dogmaya körü körüne sarılmayın.
Kitabımızın adını ve yayınevini de diyelim; Berfin Yayınları arasında çıktı, adı "Üç Din, Üç Tanrı-Haham, Papaz ve İmam Tartışması."
Yaşamın Rosetta Taşı Yok