Dostum Mehmet Beşeri'nin 20 baskı yapmış bir kitabı var, adı: "Padişahım Çok Yaşa" (Kendi Yayını). Bu kitapta ana izlek ülkemizde hüküm sürmekte olan ve bendenizin "neo-padişahizm" olarak adlandırdığım yönetim anlayışı olmakla birlikte, yazar, sözü bir yerde Türk'ün itelenip ötelendiğine getirip sonra da görülen kimi erdemsiz, ahlaksız, töresiz, iş ve eylemlerin Türk'ün işi olmadığını, bu işleri yapanların aslında Türk olmadıklarına getirip Türklük ölçütlerini de sıralıyor. Yerimizin yettiğince bunlara yer vermeyi yararlı ve önemli buluyoruz:1- Dilenenler Türk değildir, Türk dilenmez.2- Türkler hırsızlık bilmezler. İşte yazarın bu bağlamda verdiği ayrıntılar:Çok değil, bundan yaklaşık 30-35 yıl öncesine kadar Anadolu'nun hemen hemen hiçbir yerinde kilit diye bir şey yoktu. İnsanlar kapılarını ya bir tel ya bir ağaç parçası ile tuttururlardı. O da hayvan vb.. içeri girmesin diye. Esnaf kapısının önüne bir tabure -Anadolu'da buna kürsü denir- koyar, camiye namaz kılmaya, evine yemek yemeye vb.. giderdi. Ne olduysa 12 Eylül 1980'den sonra oldu. İddia ediyorum. Bakın hırsızlık kayıtlarına. O zaman ne dediğimi çok daha iyi anlarsınız.3- Para ile hizmetkârlık yapmak Türklere göre değildir.