Kurban Bayramı bugün, biz de bayramlık yazalım dedik...
Kurban kesilmiştir yedi hisselik, pay edilecek, hissedarlardan birisi bir molla... Yahu derler şu molla efendi pay eylesin, Allah'ın emrini en iyi o bilir.
Pay eder molla şöylece: "Başı mollaya, döşü mollaya, yedi hissenin beşi mollaya."
AKP'liler de iktidar nimetlerini aynen böyle pay eyliyorlar işte, hık demiş o mollanın burnundan düşmüşler... Yalnız bu kadar mı? Hayır, bunlar o payların dışında "Gördüklerinden göz kirası, havada kaptıklarından hava parası" istiyorlar.
Konu o ki pay etmeden açıldı, şimdilerde büyük şehirlerde kurban etini dağıtacak kimse bulamıyor çoğu kimse, doldurup derin dondurucuya birkaç ay tüketiyor... Eskiden Bayburt'ta böyle şeyler hiç hoş karşılanmaz, alaya alırlardı: "Hak üçün gurban, küp üçün kavurma" diyerek.
Hadi bir de otuz yıl ötelerden Sarıkamış'tan bir kurban anısı yazayım. Baba evimizin önü, kurban kesiliyor, az ileride de Sarıkamış'ın ünlü simalarından Niyazi Ersoylu ve ailesi kurban kesiyorlar bahçede. Bir ara bizim yanımıza geliyor Ersoylu "Yahu masat, bileyici gibi bir şeyiniz var mı, biz unutmuşuz da..."