19 Ağustos 2019 Rüsumat-4 isimli 300 tonluk, kendi küçük, yaptığı işler bu sayfalara sığmayacak kadar büyük bir sitimli teknenin Kurtuluş Savaşı’nda Ordu kıyılarında yarattığı mucizevi başarının 98. yıldönümüydü. Bir panel ve sosyal etkinliklerle kutlandı. Aynı gün sınıf, dava, koğuş ve kader arkadaşım, değerli meslektaşım Amiral Soner Polat’ın “Mavi Vatan için Jeopolitik Rota” isimli kitabı (Kaynak Yayınları) okuyucu ile buluştu.
TARİHİN YARATICILIĞI
Ne kadar güzel bir rastlantı. Amiral Polat, 2003 yılında Deniz Kurmay Albay rütbesinde, Deniz Kuvvetleri Komutanı Özel Sekreteri iken ‘İstiklal Harbinde Bahriyemiz’ isimli mükemmel bir kitabı da Deniz Kuvvetleri Kültür hazinesine kazandırmıştı. Kader Rüsumat 4’ün kutlu ve gururlu hatırasının Ordulular tarafından anıldığı hafta ile Amiral Polat’ın yeni kitabını buluşturdu. Bir kez daha gördük ki tarihin yaratıcılığı insanın önünde.
KURTULUŞU KAZANDIRAN GEMİLER
Bu köşede çoğu kez yazdığım üzere Kurtuluş Savaşı’nın lojistiği Rusya’dan gönderilen ve Karadeniz üzerinden taşınan 300 bin ton cephane ile sağlandı. Batı Karadeniz’de Fransız ve Doğu Karadeniz’de İngiliz ve Yunan savaş gemilerinin ablukasına rağmen cephane emniyetle ve kayıp vermeden İnebolu, Trabzon ve Samsun limanlarına intikal edebildi. Toplam tonajı 7800 tonu geçmeyen irili ufaklı 300 tekne ile sağlanan bu başarıda Rüsumat - 4 gemimizin ve kahraman Ordu halkının çok özel hikayesi var. Rüsumat - 4, Mustafa Kemal ile Lenin arasında kurulan stratejik bağ sonucu imzalanan 24 Ağustos 1920 anlaşmasından sonra 4 Kasım 1920’de Tuapse’den Trabzon’a taşınan ilk parti cephane yükünü getiren gemilerden biri oldu. Aynı şeklide bu kahraman gemi, Trabzon - İnebolu hattında batıya ilk sevkıyatı götüren gemi oldu.
Ama Rüsumat-4’ü unutulmaz kılan, 18 Ağustos 1921 günü artan düşman deniz tehdidi üzerine Ordu kıyılarında halkın kurduğu insan zinciri ile kısa sürede gemideki ağır toplar ve binlerce cephane sandığının karaya taşınması ve emniyete alınmasıdır. Bu başarıdan sonra gemi, tehdidin geçmeyişi üzerine, 19 Ağustos 1921 günü kontrollü bir şekilde karaya oturtulmuş, kontrollü şekilde batırılmış ve üzerinde suni bir yangın çıkarılarak Yunan torpidobotlarının gemiyi ele geçirmesi önlenmiştir. Kahramanlık burada bitmiyor. 20 Ağustos 1921 günü Ordu halkının fedakarlığı ile harmanlanan yardımlar sayesinde tekrar yüzdürülmüş ve İstiklal Harbi’nin Kuvayı Milliye Donanmasına geri dönmüştür. Batum’da tamir görmüş, göreve devam etmiş, ancak 12 Ekim 1921’de Eynesil’de Yunan savaş gemilerinin hücumuna uğrayarak batırılmıştır.