Yunanistan’ın Libya’ya ait açık deniz alanlarını sahiplenmeye çalıştığına dair haberler geçen hafta görsel medyada bir tartışma programında (1) ele alındı. Programa konuk olan deniz hukuku uzmanları, Libya’da devam eden çatışma ve istikrarsızlık ortamını fırsat bilen Yunanistan’ın, Girit Adası güneyindeki deniz alanına, uluslararası hukuka aykırı olarak el attığını belirtiler.
Uzmanlar tarafından, Yunanistan’ın İyon Denizi ve Girit Adası’nın güneyinde bulunan sahayı 2011 yılında sismik araştırma sahası olarak ilan ettiği, Libya’da yaşanan iç karışıklıklar sebebiyle bu duruma itiraz edilmemesi üzerine, 2014 yılından itibaren aynı sahalarda bu kez uluslararası hidrokarbon araştırma/işletme ihaleleri açıldığı ifade edildi.
Uzmanlar ayrıca, Yunanistan’ın yaptığı bu girişimlerin, fiili durum yaratarak bahse konu deniz alanlarını kendi adına tescil ettirmeye yönelik bir adım olduğuna dikkat çekerek, bu yöntemle Yunanistan’ın normalde Libya’ya ait olacak asgari 39 bin kilometre karelik bir deniz alanını (Libya’nın bu kısımdaki münhasır ekonomik bölgesinin yaklaşık üçte birini oluşturmaktadır) haksız yere bir oldubitti ile sahiplendiğini değerlendiriyor.
LİBYA’NIN KAYBETTİĞİ DENİZ YETKİ ALANI
Uzmanlar tarafından şu hususlar ifade ediliyor: “2009 yılında Dr. Cihat Yaycı tarafından ulusal ve uluslararası akademik dergilerde yayınlanan makale ile Türkiye ve Libya’nın karşılıklı kıyıları olduğu gündeme gelmiştir. Doğu Akdeniz haritası incelendiğinde Yunanistan’ın, ihale açtığı bu sahalar ile hem Türkiye’nin hem de Libya’nın hakkını gasp ettiği görülmekte. 2014 yılında ilan edilen ruhsat sahalarından 15 No’lu saha Türk kıta sahanlığı ile çakışmakta, 20 No’lu saha...