İlerleyen yıllarda bu zamanlar
çocuklara anlatılırken herkesin yüzünde haklı bir sevinç ve
tebessüm olacak. Dış politika alanındaki gelişmeler ve
Başkan Erdoğan’ın söylem üstünlüğü Batılıları bile
şaşırtıyor.
Yanına gelen diğer dünya
liderleriyle dalga geçen, neredeyse omuz atan Trump’ın Başkan
Erdoğan karşısındaki hâlleri görüldü. Bir kere eskiden bırakın
Başkan ya da Bakanları, Amerikan büyükelçilerine laf söylenemezdi.
Adamlar bizi müstemleke gibi görürdü. Şimdi o hava değişti.
Başkan Erdoğan Türkiye’nin
isteklerini, sorunlarını, sıkıntılarını takır takır Amerika
Başkanının yüzüne söyledi. YPG’nin 32 km’nin gerisine gitmesi
tekrar vurgulandı. Oraya yaklaşırlar ve sınırımıza tehdit olursa
TSK’nın gerekeni yapacağı söylendi. S-400’ü tamamen kaldırmanın
kabul edilemeyeceği anlatıldı. FETÖ konusunda yeni belgeler verildi
ve terörist başının iadesi istendi.
Başkan Erdoğan’ın rahatlığı
zaten hâl ve tavırlarından belliydi. Trump azledilme
duruşmalarından olacak rahatsızlığı yüzünden belliydi. Görüşme
sonrası yapılan basın açıklamalarında bu konuların hepsinin
görüşüleceği açıklandı. Erdoğan, “Yeni bir sayfa açmak
istiyoruz” diyerek ABD ile bozulan ilişkilerin
tamirine işaret etti. Neticede Türkiye ABD’den sonra
NATO’nun 2. büyük ordusu. ABD’nin Türkiye’yi es geçemeyeceğini
herkes gördü.
Zaten görüşmenin önemi dünya
medyasının tamamının Başkan Erdoğan’ı birinci habere taşımasından
belliydi. Çünkü Batı her haberinde Türkiye’nin Kürtleri
katlettiğini yazıp durdu. Tabii bunların yalan olduğunu cümle âlem
biliyor. Senatörlerin hazır bulunmasını buna yoranlar da oldu ama
nafile. Türkiye PKK’yı temizliyor, Kürtlerle asla bir sorunu
yok...
Ha, Amerika’nın PKK’dan
vazgeçmeyeceğini anladık. Devlet fikrinden de cayacak değiller.
Ancak Türkiye gibi bir ülke varken bu oyun her zaman bozulur.
Mazlum Kobani denilen teröriste Trump’ın sahip çıkması da bunun bir
işareti. Amerika-PKK ilişkisi sürecek. Başkaları
ne plan yaparsa yapsın, Türkiye güçlü olduğu sürece her oyunu
bozar.