Malum hem pandemi hem Rusya’nın Ukrayna’yı işgaliyle dünya ekonomileri ciddi biçimde etkilendi. Her ülke büyüklüğüne göre etkilendi. Biz 850 milyar dolarlık ekonomiyiz. 4 trilyon dolarlık Almanya ya da 3,9 trilyon dolarlık İngiltere’yle kıyaslandığında daha fazla etkileniyoruz.
Bu gerçekleri görmeyip sadece krizden Türkiye etkileniyormuş gibi gösteren ekonomistler ve finans uzmanları var!..
Son 4 senedir Türkiye batacak diyen bu güruh avuçlarını yalıyorlar. “Türkiye borçlarını ödeyemez, moratoryum ilan eder” diyenler şimdi başka hesaplar peşindeler.
Türkiye ile ilgili karamsar tabloya ilk başlayan 2018’den sonra Alman Deutche Bank’tı. Sürekli raporlar yayınladı ve “Türkiye ekonomisi iflasa gidiyor” dedi. Hiçbiri olmadı.
2019’dan sonra YouTube üzerinden bazı finansçılar türedi. Bu isimler sürekli karamsar tablo çizdiler. Bir de eski Türkiye’nin bürokratları vardı. Mahfi Eğilmez gibi Hazine Müsteşarlığı yapıp üç beş ay sonra görevi bırakıp kaçanlar vardı. Şimdi ahkam kesiyorlar. Bunların zamanında Türkiye gecelik yüzde 7.500 faiz veriyordu. Hâlâ utanmadan çıkıp konuşuyorlar!..
Bir de Uğur Gürses var. 15 Eylül 2018’de ne demiş bu beyefendi bakalım:
“2020’de tekrar erken seçime gidilecek. Yerel seçimlerden sonra tablo daha da netleşecek. Çünkü Türkiye’deki hane halkının refah kaybını çok fazla tolere edeceğini düşünmüyorum."
Erken seçim oldu mu? Olmadı. Peki Gürses utanır mı? Bir de büyük işsizlik olacak, büyük resesyon olacak demiş. İhracat rekorlar kırıyor. Resesyon yok. Sadece hayat pahalılığı ve yüksek enflasyon var. Üretim gayet iyi. Ama pahalılık var...
Selçuk Geçer diye biri var. Dolar 50 TL olacak dedi. İnsan bunu derken utanır ama bu arkadaş utanmaz. Fazla 'tık' almak ve Erdoğan düşmanlığından gözü dönmüş bu arkadaş her gün karamsar tabloya devam ediyor.